bağıntı

bağıntı

a. 1. Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ. 2. biy. Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon. 3. jeol. İki ayrı veri grubu arasında bulunan ilişki derecesinin ölçümü, deneştirme, korelasyon. 4. fel. İki veya daha fazla değişken arasındaki bağıntı. 5. fel. Görelik. 6. mat. İki veya daha çok nitelik arasında matematik işlemleri yardımı ile kurulan bağlılık veya eşitlik: Bir dairenin “r” yarı çapı ile alanı arasında şöyle bir bağıntı vardır: S=r².


bağıntı Fr. Relation

Bağıntılı bir tümcenin bağlı bulunduğu tümceye karşı olan ilgisi. Eski İrlanda dilinde bu bağıntının DOLAYLI ve DOLAYSIZ (Indirect, Direct) çeşitleri vardır.


bağıntı İng. proportion, relation

1. Bir ya da birkaç şeyin bir ya da birkaç şeye karşı olan durumu, oranı, niteliği. 2. İki nesne, iki olgu arasında var olan ilişki. 3. Evrende eşyayı, kavramları, tasarımları birlik ve bağlılık gibi ilişkiler açısından gösteren nitelik.


bağıntı İng. relation

1. Bir düşünce edimi içinde ardarda gelen iki ya da daha çok şey arasında bulunan birlik, bağlılık, birliktelik gibi ilişkiler bütünü. (Ör. nedensellik bağıntısı, karşılıklılık bağıntısı, benzerlik bağıntısı vb.) 2. (Aristoteles'te) On kategoriden biri: Bir başka şeyle bağlantı içinde kavranılan şey. 3-(Kant'ta) Düşünmemizin bağlayıcı, birleştirici edimlerinden olan dört büyük kategoriden biri. Bağıntı kategorisi üç bölüme ayrılır: töz-ilinek; neden-etki; etki-tepki.


bağıntı

râbıta (bk. bağ).


bağıntı İng. relation

Nesnel ve düşünsel varlıklar arasındaki bağlılık ve ilişkiler bütününü belirleyen biçimsel anlatım.


bağıntı İng. relation

Bir (…) çizgesi için (E, F, Ç) sıralı üçlüsü, Anlamdaş. uygu.


bağıntı İng. relation

Herhangi bir n, n = 0,1,2,... için n-konumlu bağıntı.


bağıntı İng. relation

Sıralanmış ikililerden oluşan bir küme ya da öbek. || ß gibi bir bağıntı için eß, kısaca (…) biçiminde de yazılır. Anl. kaplamsal ikili bağıntı. Krş.. kaplamsal bağıntı; içlemsel bağıntı; bağlaşık bağıntı; bakışımlı bağıntı; bakışımsız bağıntı; değillemeli-geçişli bağıntı;geçişli bağıntı; geçişsiz bağıntı; ters-bakışımlı bağıntı; yansımalı bağıntı; yansımasız bağıntı, birebir bağıntı, bireçok bağıntı, çoğabir bağıntı, sayısal bağıntı, yinelgen bağıntı, sıralama bağıntısı.


bağıntı İng. relationship

Bir fazın başka bir faza, özellikle içdüzey fazına karşı olan bağdaşıklık durumu.


bağıntı Osm. münâsebet

(matematik)


bağıntı İng. correlation

İki değişken arasında, biri artarken ya da büyürken öbürünün azalması ya da küçülmesi yolunda bir ilişkinin bulunması.


bağıntı İng. correlation

Birlikte değişme gösteren olaylar arasında çeşitli anlamlılık düzeylerinde beliren ve nedensellik bağları kurmanın başlangıç noktası olan bağıllık ya da bağlaşı.


bağıntı ile benzer kelimeler

anlamsız bağıntı

İng. nonsense correlation

Değişkenler arasında gözlenmiş olan ve tam bağıntı durumunu dile getiren değerden anlamlı ölçüde uzak düşen bağıntı.

bağıntı alanı

İng. field

Bağıntının öğeleri olan sıralanmış ikililerin birinci ile ikinci üyelerinin kümesi.

bağıntı artalanı

İng. range, post domain, counterdomaine

(…)

bağıntı bağlaması

bk. Bağlama.

bağıntı çaprazı

İng. correlation matrix

Bir etken çözümlemesinde çeşitli ölçerlerle elde edilmiş ölçümleri, ölçtüğü etkenleri açığa çıkarmak üzere bağıntıya geçiren çapraz çizelge.

bağıntı çözümlemesi

İng. correlation analysis

Birlikte değişme gösteren iki değişken arasındaki bağışımlık ilişkisini ya da, bağımlı değişken (Y)'deki değişmelerin ne ölçüde bağımsız değişken (X)'e bağlanabileceğini araştıran ve Y'de X'in sorumlu olduğu değişmelerin payını ya ...

bağıntı değişkeni

İng. relation variable

Değer alanı (kaplamsal) bağıntılardan oluşan değişken: ß.

bağıntı geçişliliği

bk. Geçişlilik.


"bağıntı" karakter analizi

  • bağıntı, 7 karakter ile yazılır.
  • b harfi ile başlar, ı harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'b', 'a', 'ğ', 'ı', 'n', 't', 'ı', şeklindedir.
  • bağıntı kelimesinin tersten yazılışı ' ıtnığab' diziliminde gösterilir.

(a,b,n,t,ğ,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

Tüze Bakanlığı
İng. Ministry of justice, Department of justice "American"

Tüze bakanının yönetim ve sorumluluğu altında d

tanbalığı

İriyarı çocuk.

genel bağıntı
İng. marginal correlation

Bir çoklu dağılımda toplam keseklerinde gözlenen dağılımlar arasındaki bağıntı,

balık sütleğeni

Sarı sütleğen denilen bitki.

Zeytinbağı

Bursa ili, bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Kilis ili, Musabeyli ilçesi, merkez bucağına bağl

bağıntı - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
b3
a1
ğ8
ı2
n1
t1
ı2
Toplam puan değeri18