atmak

atmak, -ar

(-i, -e) 1. Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak: Taşı suya atmak. 2. Bir şeyi yere doğru bırakmak. 3. Bir kimsenin ilişiğini kesmek. 4. (-e, nsz) Koymak: “Mutlaka yemeklerimize biber atmayı âdet edinmişiz.” -B. Felek. 5. Rastgele bir kenara koymak. 6. (-den, nsz) Uzatmak: Vapurdan iskele attılar. 7. Bir yerden başka bir yere taşımak: Hazır araba varken eşyayı eve atalım. 8. (nsz) Sille, tokat vurmak. 9. (nsz) Top, tüfek vb. silahları patlatmak. 10. (nsz) Kurşun, gülle, ok vb. şeyleri hedefe fırlatmak: Ona üç kurşun attı, vuramadı. 11. (-e, nsz) Geri bırakmak, ertelemek: Bu konunun tartışılmasını gelecek haftaya attılar. 12. Örtmek: Sırtına bir şal attı. 13. Yapılmış kötü bir işi birine yüklemek: Suçu onun üzerine attılar. 14. (-i, -den) Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak. 15. (-i) İstenilmeyen bir şeyi kendi malı olmaktan çıkarmak: Bu lüzumsuz eşyayı atmalı. 16. (-i) Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek: Şapka inkılabıyla fesi attık. 17. (-i) Çıkarmak, dışarıya vermek: Yabancı cisimleri vücut atar. 18. (-i) Patlayıcı maddelerle havaya uçurup yıkmak: Köprüyü dinamitle attılar. 19. (-i) Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak: Pamuğu atmak. 20. (nsz) Çatlamak. 21. (nsz) Yırtılmak. 22. (-den) Yapışık olduğu yerden ayrılmak. 23. (nsz) Kalp, nabız vurmak, çarpmak: Kalbi hızlı hızlı atıyor. 24. (-i) Sıkıntı dolayısıyla giyilen bir şeyi çıkarmak: Sıcak basınca sırtındaki ceketi attı. 25. (-den, -i) Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak. 26. (-i) Değerini eksiltmek. 27. (nsz) Göndermek, yollamak: Mektup atmak. 28. (-den) Terk etmek. 29. argo Götürmek: “Gözüne kestirdiği erkeği tavlayıp resmen oraya atarmış.” -A. İlhan. 30. (nsz) argo Söylemek: Gazel attı. 31. (nsz) argo Yalan veya abartmalı söz söylemek: Gene atmaya başladı. 32. (nsz) argo Bilmeden, kestirerek söylemek: Bilgi yarışmasında attı ama tutturamadı. 33. (nsz) tkz. İçki içmek: “Şimdi arzu buyrulursa dostluğumuzu takviye için, şöyle bir iki kadeh atalım.” -N. Hikmet.


atmak

Asmayı yerden yükseltmek için ağaçlarla yapılan çardak.


atmak

1. Heybe gibi, hayvana yükletilmek için iki tarafı denk olarak hazırlanan yük. 2. Yüklemek.


atmak

1. Beli gelmek. 2. Sinek yumurtlamak.


atmak

1. Sinek, yumurtlamak. 2. Beli gelmek, boşalmak.


atmak

Yüklemek: Heybeyi eşşege atdım geldim.


atmak

Atmak


atmak

1. Fırlatmak, atmak. 2. Hapsetmek // adum atmak: yürümek // zindana atmak: hapsetmek


atmak İng. discard

atmak ile benzer kelimeler

tañ atmak, (dañ atmak)

Şafak sökmek.

abak atmak

Oyunda gol atmak, sayı kazanmak, kama basmak.

adıgıyın atmak

Tıpış tıpış yürümek: Yeri yavrum yeri, adıgıyın at da gel.

adım (veya adımını) atmak

1) yürümek için ayağını öne doğru uzatıp basmak: “Yıllar var ki bu eve tek bir ziyaretçi bile adım atmamıştı.” -E. Şafak. 2) mec. bir işe ilk kez girişmek.

adımını geri atmak

başladığı bir işten geri dönmek.

adımını tek atmak

Tedbirli davranmak.

adum atmak

Adım atmak

ağ atmak (veya bırakmak)

balık avlamak için denize ağ salmak.


"atmak" karakter analizi

  • atmak, 5 karakter ile yazılır.
  • a harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'a', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • atmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamta' diziliminde gösterilir.

(a,k,m,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tınmaz melaike

a. Kendi hâlinde, sessiz kimse.

termit kaynağı
İng. thermite weld

Termit kaynağı yapma işlemi sonucu oluşmuş kaynak.

mıknatıslanma

a. Mıknatıslanmak işi.


İng. magnetization

Bir özdeğin mıknatıslık ö

zıbıtmak

Dövmek.


Azarlamak.


1. Atmak. 2. Yalan atmak.


zıbırtmak

Budamak.


Sövmek, atıp tutmak.


Kavga, çatışma, tartışma sırasında ka

atmak - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
a1
t1
m2
a1
k1
Toplam puan değeri6