anne

anne

a. 1. Çocuğu olan kadın, ana, valide. 2. Yavrusu olan dişi hayvan.

anne

Büyükanne, nine.

anne

Anne (bk. ana)

anne

< alnı: alnı (alın kelimesi iyelik 3.çoğul şahıs dışında diğer iyelik eklerini aldığında, ünsüzleri -ln- > -nn- olur: annım, annımız, annın, annız, fakat: alınnari)

---

anne ile benzer kelimeler

act 8 anne C. 19 Dünyada ilk olarak uygulanan yapıt hakkı yasası (1709 yılında İngiltere Yasama Organı'nca kabul edilmiştir.)

anne olmak kadın, çocuk sahibi olmak: “Anne olmak için çok gencim, çocuk resim yapmama engel olur, demiş.” -A. Ümit.

baba/anne bir kardeş İng. half sibs Aynı babaya veya aynı anneye sahip hayvanlar.

büyük anne a. Nine: “Büyük annem yeni dansları eski kabakçı Arapların oyunu kadar bile güzel bulmuyor.” -H. R. Gürpınar.

koruyucu anne İng. foster mother Kendisinin olmayan bir çocuğun bakımını ve yetiştirilmesi sorumluluğunu üzerine alan kadın.

üvey anne a. 1. Öz olmayan anne, analık, üvey ana: “Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu mdi.” -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. mec. Çocuğuna kötü davranan anne.

anne-çocuk yontusu İng. mother-child figure En çok Afrika yerli sanatında görülen ve çocuğu anne kucağında ya da dizinde, omzunda, sırtında canlandıran küçük yontu.

---