anlık

anlık, -ğı

a. 1. ruh b. Duyu ve iradeden ayrı olarak düşünülen bilme yetisi. 2. ruh b. Anlama gücü, usa vurma, yargılama, müdrike, entelekt. 3. sf. Kısa süren, bir an içinde olan, enstantane: “Beni hatırlatıyor, benimle olmayı anlık bir duygu hâlinde olsa da istiyor muydu?” -T. Buğra.

anlık

İki tarla arasındaki sınır, set şeklindeki ayrıntı.

anlık

At, eşek, tavuk, keklik gibi hayvanların yatıp yuvarlandıkları tozlu yer.

anlık

1. bk. an (I)-1. 2. bk. anlak (I)-1. 3. Bahçe, bağ kapısı. 4. Düzgün odun yığını: İki anlık odun sattım. 5. Süpürge yapılan bir çeşit ot.

anlık

Yağan yağmurun bir ara durması.

anlık İng. adhoc
anlık İng. intellect, understanding

1. Usavurma, yargılama ve anlama gücü. 2. Duyu ve istençten ayrı olarak düşünülen bilme yetisi. 3. Kavrayış gücüyle ilgili görevlerin tümü. 4. Bir kimsenin yaşayışı boyunca edindiği anlayışların toplamı.

anlık İng. intellect, understanding

Anlama, düşünme gücü; bilme yetisi; kavramlarla düşünme yetisi. 1. (Skolastik felsefede) -> Duyum (sensatio), -> us (ratio), anlık (intellectus) basamaklanmasında en yüksek yere konulan düşünme ve bilme yetisi. // Usun duyumlarla alınan gereçleri kavramsal olarak işlemesine karşılık, anlık her türlü duyarlıktan bağımsız olan idelerin bilgisine vardırır. 2. (Skolastikten sonra) Usla bir tutulan, biçimleri, bağlantıları kavrama ve böylece bilgi ve görüş kazanma yetisi. 3. (Aydınlanmadan beri) Bilgi yetileri basamaklamasında ustan bir alttaki basamağa konulan düşünme ve bilme yetisi. // Bu yeti: a. kavramlar, kurallar, kategoriler, açık, somut düşünceler yetisi olarak; b. ayırma, çözümleme, soyut düşünme yetisi olarak; c. kılgılı yönden planlar yapan yeti olarak düşünülür. 4. Kant usun ve anlığın skolastikteki anlamlarını tersine çevirmiş, kavram kurmayı anlığa, ideler bilgisini de usa bağlamıştır. 5. Anlamaktan türetilmiş olarak: a. Anlam bağlamlarını kavrama yeteneği, b. Anlayış.

anlık İng. instantaneous

Küçük ya da sonsuz küçük bir sürede olan.

anlık İng. intellect

Duyu ve istençten ayrı olarak düşünülen bilme yetisi; usavurma, yargılama ve anlama gücü.

---

anlık ile benzer kelimeler

anlık akım İng. instantaneous current Zamanla değişen akımın anlık değeri.

anlık enlem İng. instanteneous latitude Bir yerin herhangi bir andaki enlemi.

anlık gerilim yükselmesi İng. spike

anlık ölüm oranı İng. instantaneous mortality Bir popülasyonda belli bir zamanda ölen balıkların oranı.

anlık (programa ait) İng. instance (of a program)

anlık taşı İki tarlayı birbirinden ayıran sınır taşı.

anlık tonlama bk. Anlatımlı tonlama.

anlık veri İng. immediate data

---