anlak

anlak, -ğı

a. ruh b. Zekâ.

anlak Fr. Raison
anlak

1. At, eşek, tavuk, keklik gibi hayvanların yatıp yuvarlandıkları tozlu yer. 2. Açıklık, göz önü, karşı: Arkamda durma, anlağıma gel.

anlak

Anlayışlı.

anlak İng. intelligence

Anlama ve kavrama kapasitesi. Zekâ.

anlak İng. intelligence

Kavrayış; anlayış; kavrama ve yargılama yetisi. Buna göre: 1. Karışık şeyleri, olayları çabuk kavrama, ve kolaylıkla onlara uyma yeteneği. 2. Bilmeye yönelen yeti ve yeteneklerin toplamı (algılama, kavrama, soyutlama, kavram kurma, genelleştirme, birleştirme, sonuç çıkarma, eleştirme, yargılama, çözümleme), a. (Duyuma karşıt olarak) Anlıkla eşanlamlı, kavramsal bilgi yetisi, b. (İçgüdüye karşıt olarak) Ereğe erişmek için araçlardan düşünerek, bilerek yararlanma; isteyerek etkin olma yetisi, c. Olayları ya da başkalarının düşüncelerini kolaylıkla kavrama yetisi. 3. Olanakları yakalama, kavrama, yeni ödevlere ve yeni durumlara kendini uydurma ve onlarda kolaylıkla yolunu bulma yeteneği ve becerisi (kılgılı anlak). 4. Bağlantıları kavrama, görüşler edinme yetisi; tinsel kavrama gücü; tinsel uyanıklık; çabuk düşünme ve yargılama yetisi (kuramsal anlak). // Anlağın en aşağıdan en yükseğe (-> öke) değin dereceleri vardır; anlak derecelerinin saptanması için testler uygulanır; belli sınırlarla hayvanlarda da anlağın bulunduğu kabul edilir.

anlak Osm. zekâ

(zooloji)

anlak İng. intelligence

Soyutlama, öğrenme ve yeni durumlara uyma yeteneklerinin toplamı.

anlak İng. intelligence

İnsanın yaşadığı deneylerden soyutlama ve öğrenme yoluyla yeni durumlara uyma yeteneği.

anlak İng. intelligence

Öğrenme, araç geliştirme ve çevreye uyma olanağı sağlayan, bellek, istenç, yoğulum gibi bileşenlerden oluşan üst yeti.

anlak İng. intelligence

Anlama ve kavrama kapasitesi.

---

anlak ile benzer kelimeler

anlak bölümü İng. intelligence quotient = I.Q. Bireyin anlak ölçerinde sağladığı anlak yaşını takvim yaşına bölüp, çıkanı 100 ile çarparak elde edilen bir anlak gelişim düzeyi göstergesi. (Z. B. = Zekâ bölümü biçiminde kısaltılır.) İ...

anlak düzeyi İng. intelligence level Bireyin anlak ölçerinde eriştiği anlak yaşı.

anlak katsayısı İng. coefficient of intelligence Deneğin anlak ölçerinde elde ettiği sayıları, yaşına özgü olan sayılara bölerek sağlanan gösterge.

anlak ölçeri İng. intelligence test Türlü yaş basamaklarına, güçlük durumlarına göre dağıtılmış ve anlağın boyutlarını ölçmeye yarayan bir dizi soru. (Çözümlerde başarılı olmak o yaşın anlak gelişim düzeyine erişildiğini gösterir.) İ...

anlak yapısı biçesi (Guilford) İng. (Guilford's) structure of intellect model Anlağı, "İşlem, ürün ve içerik"ten oluşmuş üçboyutlu bir olgu olarak anlayan ve sözü geçen boyutların ayrıldığı alt öğelerle 120 gözenin simgelendiği bir özel etkenler bileşimi olarak kavramlaştıran çizge. bk. ...

basamaklı anlak biçesi İng. hierarchical model of intelligence Anlağın, en genel yeteneklerin tepede, ana küme etkenlerinin daha alt düzeyde, özel yeteneklerinse ön altta yer aldığı bir aşamalı yapı içinde örgütlendiğini varsayan tasarım.

bileşenli anlak biçesi İng. composite intelligence (model of) Anlağı genel etkenli ya da basamaklı bir yapıda değil, birbiriyle bağıntılı özel etkenlerden oluşmuş bileşenli bir yapıda varsayan tasarım, bk. basamaklı anlak biçesi.

birincil anlak geriliği İng. primary feeble-mindedness Bireyin yaşamıyle açıklanamayan, bu yüzden kalıtımsal olduğu sonucuna varılan anlak geriliği.

---