yüz yüze yaşamak

yüz yüze yaşamak

sürekli olarak bir arada olmak zorunda bulunmak: “Ölümle aylarca yüz yüze yaşamış, hayatımla oyuncak gibi oynamıştım.” -R. N. Güntekin.


yüz yüze yaşamak ile benzer kelimeler

yüz yüze

zf. Karşı karşıya, vicahen: “Yüz yüze görüşmek istiyor, söyleyecekleri varmış.” -A. Ümit.


İng. face each other

Alıştırmalarda, eşlerin birbirine yüzleri dönük durması.

yüz yüze bakmak

arada hatır gönül meselesi olduğu için karşılıklı ilişkiyi korumak zorunda bulunmak.

yüz yüze gelmek

1) birden karşılaşmak: “Tırmanıp gedikten girer girmez toprak dolu çuvallarla burayı tıkamaya çalışan insanlarla yüz yüze geldi.” -İ. O. Anar. 2) bir araya gelmek: “Bir daha yüz yüze gelmemek için ayrılmışlardı.” -Ö. Seyfettin.

yüz yüze getirmek

karşı karşıya getirmek: “Her fırsatta yavrucakları ölümle yüz yüze getiriyor.” -R. N. Güntekin.

yüz yüze ilişki

İng. face-to-face relation

Bireyler arasında karşı karşıya gelinerek ya da bir yaşam deneyimi paylaşılarak kurulan doğrudan ilişki.

yüz yüze ilişki kümesi

İng. direct-contact group

Üyeleri arasındaki etkileşmenin yüz yüze ilişkiler yoluyla gerçekleştiği toplumsal küme.

yüz yüze kalmak

aynı ortam içerisinde bulunmak.

yüze yüz

Yüz yüze, vicahen.


"yüz yüze yaşamak" karakter analizi

  • yüz yüze yaşamak, 16 karakter ile yazılır.
  • y harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'y', 'ü', 'z', ' ', 'y', 'ü', 'z', 'e', ' ', 'y', 'a', 'ş', 'a', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • yüz yüze yaşamak kelimesinin tersten yazılışı ' kamaşay ezüy züy' diziliminde gösterilir.

(a,e,k,m,y,z,ü,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

zayıf düşmek

1) zayıflamak: “Ne yiyip içiyorsun? Zayıf düşmekten korkmuyor musun?” -N. F. Kısakürek. 2) mec. güçsüzleşmek:

düşeyazmak

(nsz) (düşe'yazmak) Düşme tehlikesi atlatmak.

bülez kaynaşım
Fr. Ankylomérisme
Fr. Prosphyse