yayın yeri

yayın yeri İng. place of publication

Herhangi bir kitabın yayınlandığı yer.

yayın yeri ile benzer kelimeler

Durak yeri, tevakkuf mahalli

Mafsal, oynak yeri, bitişik iki şey arasındaki çizgi, büküm yeri.

İng. obscene publications

Erteme (edebe) aykırı biçimde yazı, gazete, dergi, resim, fotoğraf, sinema ve benzeri araçlarla kamuya yapılmış .

İng. open-circuit television

TV. Verici dalgalıkla her yöne yayınlanan, uygun alıcı dalgalığı ve almaçla herkesçe izlenebilen yayın. Kapalı yayının karşıtı.

İng. transmission, TX

TV. Başka bir ülkeden, başka bir televizyon ağından alınarak gerçekleştirilen yayın.

İng. transmission

televizyon: Başka bir ülkeden, başka bir televizyon ağından alınarak gerçek...

İng. Interamerican Radio Association, AIR

TV. Güney ve Kuzey Amerika'nın radyo-televizyon örgütlerini bir araya getiren kuruluş.

İng. Asian Broadcasting Union, ABU

Sinema/TV. Asya ile Büyük Okyanus ülkelerinin radyo-televizyon kuruluşlarını bir araya getiren birlik.

Lat. Silurus glanis

Karakteristik olarak 3 çift bıyıkları bulunan, pulsuz, nispeten durgun ve sazlık suları seven bir tatlı su balığı, yayın balığı.

termit kaynağı İng. thermite weld Termit kaynağı yapma işlemi sonucu oluşmuş kaynak.
Yukarıcihanbey Erzurum ili, Karayazı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
yazın türleri Osm. edebî neviler Yazınsal yapıtların konularına, biçimlerine, anlatış özelliklerine vb. göre türleri (ro
reçine yağı a. Reçineden çıkan yağ.
zeytinyaprağı Bir çeşit zoka.