yatay ucaylama

yatay ucaylama İng. horizontal polarization

TV. Verici dalgalığın yatay biçimde yerleştirilerek elektromıknatıs dalgaları yatay biçimde yaymasının sağlanması.

yatay ucaylama ile benzer kelimeler

İng. vertical polarisation

TV. Verici dalgalığın düşey biçimde yerleştirilerek elektromıknatıs dalgaları düşey biçimde yaymasının sağlanması.

İng. polarization

Sinema/TV. 1. Bir ışık demetini ucaylanmış duruma getirme. 2. Elektromıknatıs dalgaların ışınımına belirli bir yön verme.

İng. polarizing filter (screen), Polaroid filter, polarizer, polar screen, pola-screen

Sinema/TV. Parlak yüzeylerin yansımasından doğan etkiyi azaltmakta kullanılan süzgeç çeşidi.

İng. independently pooled cross section data

İng. pooled cross-sectional and timeseries data

İng. pooled cross-sectional data

İng. pooled timeseries and cross-sectional data

İng. mean horizontal intensity

Bir kaynağın, merkezinden geçen yatay düzlem içinde bütün doğrultulardaki ışık yeğinliğinin ortalaması.

'y', 'a', 't', 'a', 'y', ' ', 'u', 'c', 'a', 'y', 'l', 'a', 'm', 'a', şeklindedir.
yatay ucaylama kelimesinin tersten yazılışı ' amalyacu yatay' diziliminde gösterilir.

yumuşatıcılık , -ğı a. Yumuşatıcı olma durumu.
yumurtlayıcı İng. oviparous Organizmadan dışarı bırakıldıktan sonra açılan yumurtalar bırakan canlı. Ovipar.
yumurtacılık , -ğı a. Yumurtacının yaptığı iş.
yumşatıcılar Fr. Malagma
Yumaklıcerit Kahramanmaraş ili, Pazarcık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.