varlık

varlık, -ğı

a. 1. Var olma durumu, mevcudiyet: “Bir millet, varlığını, her şeyden çok dilinde yaşatır.” -O. V. Kanık. 2. Var olan her şey: “Her varlık bir yaratıktır. Her yaratık da canlı.” -N. F. Kısakürek. 3. Para, mal, mülk, zenginlik, variyet. 4. Önemli, yararlı, değerli şey: “Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar.” -Anayasa. 5. Ömür, hayat: “Bütün sevgileri atıp içimden / Varlığımı yalnız ona verdim ben” -A. K. Tecer. 6. Canlı varlıkların sayısal yoğunluğu veya dağılımı, popülasyon. 7. fel. Kalıcı olan, gelip geçici olmayan şey.


varlık Fr. Existence
varlık İng. being

Felsefenin temel kavramlarından biri; ilkin Parmenides kullanmış. 1. Var olan şey; var olduğu söylenen şey; var olanın varoluşu. (Var olan şeylerle varlık arasındaki ayrım, doğru ile doğruluk arasındaki ayrım gibidir; doğru olan birçok şeyler vardır, ama doğruluk bu birçok doğrularda bir ve aynıdır.) Aristoteles'te "varolanların varlığı", var olanların çokluğu içinde ortak olan, özdeş olan. 2. Oluş ve yok oluşun karşıtı olarak: Kalıcı olan, gelip geçici olmayan. 3. Bütün var olanları içine alan en genel kavram. 4. Görüntünün karşıtı olarak gerçekten var olan. // Varlık, gerçek (real) varlık, düşüncel (ideal) varlık olarak ayrılır: Gerçek varlık çoğunlukla varoluş (existentia) olarak, düşüncel varlık öz (essentia) olarak gösterilir. Gerçek varlık gerçekliğini nesnelerden, olaylardan, kişilerden alan şeydir, uzay-zaman içindedir, bireyseldir, tektir; düşüncel varlık ise uzay-zaman-dışıdır, duyularla algılanamaz, elle tutulur gerçekliği yoktur; bu anlamda değerler, matematik ve mantığın kavramları düşüncel varlıklardır.


varlık İng. presence

Yüksek frekansları düzenleyerek sesin canlılığını denetleyen bir çeşit frekans düzenleyici devre.


varlık

mâ-melek (bk. varı yoğu, malvarlığı).


varlık İng. asset

1. Gerçek veya tüzel bir kişinin sahip olduğu maddi değer taşıyan mal ya da gayri maddi haklar. krş. sabit varlıklar, cari varlıklar, reel varlıklar, mali varlık, vadeye göre varlıklar 2. bk. aktif 1


varlık İng. fortune, richness

Kişilerin belirli bir anda elinde bulundurduğu ekonomik değerlerin tümü.


varlık İng. being

Bilinçten bağımsız olarak var olan nesnel dünya ya da özdek.


vârlık

Varlık


Varlık Köken: T.

Cinsiyet: Kız 1. Zenginlik, para, mal mülk. 2. Önemli, yararlı, değerli. 3. Yaşam, hayat. 4. Var olan her şey.Cinsiyet: Erkek 1. Zenginlik, para, mal mülk. 2. Önemli, yararlı, değerli. 3. Yaşam, hayat. 4. Var olan her şey.


Varlık

Adıyaman ili, Kuyucak bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Varlık

Artvin ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Varlık

Şırnak ili, Dicle bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


varlık ile benzer kelimeler

cari varlık

bk. lar

en gerçek varlık

Lat. ens realissimum

Skolastik'te Tanrı'nın tanımlayıcı adlarından biri.

fiktif varlık

İng. fictitious asset

Bir işletmenin bilançosunda gösterilen, ancak gerçekte olmayan varlık.

finansal varlık

bk. mali varlık

fiziksel olmayan varlık

bk. 1. maddi olmayan varlıklar 2. hizmet

fiziksel varlık

bk. maddi mallar

kişisel varlık

İng. private property

Kişiliğe ilişkin mal, yapı, para.

mali varlık

İng. financial asset

Mevduat hesabı, nakit para, hisse senedi ve tahvil gibi her türlü taşınır değer.


"varlık" karakter analizi

  • varlık, 6 karakter ile yazılır.
  • v harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'v', 'a', 'r', 'l', 'ı', 'k', şeklindedir.
  • varlık kelimesinin tersten yazılışı ' kılrav' diziliminde gösterilir.

(a,k,l,r,v,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

Yukarıcivanlı

Iğdır ili, Gaziler bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

vırıklamak

1. Kavgadan, kavga alanından kaçmak. 2. Yenilmek.

n-kapalı yuvar

bk. yuvar.

kıvrak olmak

Çabuk olmak : Zeki, kıvrak kıvrak buraya gel.

kaldırtıvermek

(-i) (kaldırtı'vermek) Kaldırıvermek: “Saatte bu iki yere ayrı iki vapur kaldırtıverin, ne olur?” -N. Hikmet.

varlık - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
v7
a1
r1
l1
ı2
k1
Toplam puan değeri13