uyumak

uyumak

(nsz) 1. Uyku durumunda olmak. 2. İlaç etkisiyle ağrı duymayacak kadar derin uykuya dalmak: Hasta uyuyunca ameliyata alınacak. 3. mec. İşlem görmemek, durgun kalmak, el sürülmemek: “Bu eski gururu ta canevinde uyurmuş meğer.” -T. Buğra. 4. mec. Çevresindeki olayları fark etmemek, görmemek: “Ben de sizler gibi adam olurdum, okurdum; okumak bilsem okurdum da uyumazdım.” -S. F. Abasıyanık.

uyumak

Kan pıhtılaşmak.

uyumak, (uyunmak, uyuşmek (I), uyuşmak, üğünmek)

İçine damızlık karıştırılan yoğurt sütü ve pekmez gibi şeyler katılaşmak, koyulaşmak, kan pıhtılaşmak.

---

uyumak ile benzer kelimeler

ayakta uyumak aşırı dalgın, şaşkın veya yorgun olmak.

horsa uyumak Bir şeyi duymayacak kadar derin uyumak.

kalıp gibi uyumak kımıldamadan uzun ve derin bir uyku uyumak.

kan uyumak Ansızın bayılmak 1. Kan, vurulan ve çarpılan deri altında koyulaşmak. 2.bk. kan tutmak-3.

sütçü beygiri gibi ayakta uyumak çok tembel ve miskin olmak.

vurup kafayı yatmak (veya uyumak) uykusu geldiğinde hemen yatmak: “Vurup kafayı tekrar uyumaya çalıştım ama nafile.” -E. Şafak.

---