tüzel

tüzel

sf. huk. 1. Hukukla ilgili, hukuki, hukuksal. 2. Hükümle ilgili, hükmi.

tüzel İng. judical, judiciary

Tüze işlerini yürütmekle görevli olanların, yasa buyruğuna uyarak yaptıkları işlem ve uygulama ile ilgili çalışmalar.

Tüzel Köken: T.

Cinsiyet: Kız Tüzeye uygun, hukuksal.Cinsiyet: Erkek Tüzeye uygun, hukuksal.

Tüzel

Gaziantep ili, Doğanpınar bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

---

tüzel ile benzer kelimeler

kamu tüzel kişileri İng. public law corporations, chartered or statutory bodies Kamu hukukuna göre kamu hizmetlerini görmek üzere kurulmuş tüzel kişiliğe sahip kurumlar.

kamu tüzel kişilerinin malları bk. devlet malları

kamu tüzel kişisi İng. public corporation Genel iş ve görevlerin yerine getirilmesinde kolaylık sağlamak amacıyla gerçekleştirilen kamu kuruluşu.

tüzel bakıtım İng. judical examination Adam öldürme, yaralama, zehirleme, dövme ve benzeri olayların, bir doktor yönünden gözden geçirilmesi ve bilim açısından suçun belirtilmesi.

tüzel görev İng. judical businees Bir yargılık ve savcılıkça yapılan soruşturma ya da yargılama ile ilgili sorunlardan dolayı kendilerinden istenilen bilgileri kolluk ve bütün devlet görevlilerinin doğru ve gecikmesiz olarak bildirme görevi.

tüzel halkbilim İng. juridical folklore Halkbilimin tüzel alanını konu alan bilim dalı. bk. halk tüzesi.

tüzel işlem İng. procédural act Bir uyuşmazlığın yargılığa gelmesinden başlayıp, yargı verilinceye dek geçen süre içinde, yapılan her türlü işlem.

tüzel karar İng. decision, sentence, judgement, writ Yargılama, yürütme görevlilerinin belli bir konuyu görüşüp inceliyerek bağladıkları kesin sonuç.

---