sinir tıkanması

sinir tıkanması İng. nerve block

Uyuşturucu ilâçlar ya da benzeri araçlarla belirli bir sinir bölgesinin geçici olarak uyaran ve tepki iletemez duruma gelmesi.

sinir tıkanması ile benzer kelimeler

Fr. Ankylocore

İng. traffic congestion

Dolaşım yoğunluğunun, insan ve taşıt gidiş gelişine engel olacak ölçüde artması.

İng. functional and adynamic ileus

Bağırsak felci.

İng. laryngeal obstruction

Gırtlağın çeşitli nedenlere bağlı olarak tam veya kısmi olarak tıkanması, larengeal obstruksiyon.

İng. urinary obstruction

İdrar yollarının taş, kum gibi nedenlerle tıkanması, üretrofraksis, üriner obstruksiyon.

İng. speech block

Bunalım, gerilim gibi coşkusal nedenlerle konuşma gücünün geçici bir süre tutukluk göstermesi.

Lat. obstructio ostium reticulo-omasi

Geviş getiren hayvanlarda börkenek ve kırkbayır arasındaki deliğin bez, paçavra, naylon poşet vb. ile tıkanması.

Lat. obstructio oesophagi

Yemek borusu tıkanması.

's', 'i', 'n', 'i', 'r', ' ', 't', 'ı', 'k', 'a', 'n', 'm', 'a', 's', 'ı', şeklindedir.
sinir tıkanması kelimesinin tersten yazılışı ' ısamnakıt rinis' diziliminde gösterilir.

tıkanım süreği Fr. Atrétisme
yerini ısıtmak bir yerde uzun süre kalmak: Yeni nazır olmuşsun, yerini ısıtmaya bakacaksın, yüzyıllardır düzelmemiş işleri düzeltecek deği
viryansın itmek Hiç düşünmeden, bol bol harcayıp tüketmek, acımadan yok etmek: Babasından galan bütün varlığını viryansın itti.
tırnaksı-kemik Osm. azm-ı zıfrî (biyoloji)
tırnaksı kemik , -ği a. anat. Göz çukurunun iç çeperinde bulunan, küçük, dört köşe ince bir çift kemik.