sıkı

sıkı

sf. 1. Dar: Sıkı bir kemer. 2. İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan: Sıkı bir denk. 3. Zorlu, güçlü ve etkili: “En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir.” -B. Felek. 4. Dikkatli, titiz ve göz yummadan uygulanan: “Ankaralılarla münasebetlerinde her zaman sıkı bir ahlak ve seviye kontrolüne tabi tutuldu.” -Y. K. Karaosmanoğlu. 5. İlkelerine çok bağlı, hoşgörüsü olmayan, katı. 6. Yoğun: “Samsun'a geldiğimi ve kendisiyle daha sıkı temasta bulunmak istediğimi bildirdim.” -Atatürk. 7. Cimri. 8. zf. Sıkıca, iyice: Sıkı giyinmek. 9. a. Disiplin. 10. a. Zorlayıcı durum: Sıkıya gelmemek. Sıkıyı görünce kaçtı. 11. a. Ağızdan dolma ateşli silahlarda, barut ve kurşunun üstünden namluya sokulup bastırılan bez ve kâğıt parçaları vb. şeylerin tümü: “İlk sıkıyı babam attı.” -S. Kocagöz. 12. Güçlü ve çabuk, hızlı: “Karabalçıklı çiftliği, kasabadan sıkı yürüyüşle bir saat çeker.” -R. N. Güntekin.


sıkı Fr. Compressif, ive
sıkı Fr. Compact
sıkı

Sıkıştırma aygıtı, pres.


sıkı

Cimri.


sıkı

1.Bulgur. 2.Bulgur pilavı.


sıkı

1.Bir çeşit tatlı. 2.Pekmez yapma işi : Bugün bizim evde sıkı var.


sıkı

1.Silah, tabanca. 2.Dolma silahlarda barut üstüne indirilen tıpa. 3.Mermi.


sıkı

Güzel, yaman.


sıkı

Tutumlu.


sıkı

[sıkıştırma] Av tüfeğini doldurmak için kullanılan çaput. (Yenikent *Aksaray -Niğde; Karacaviran *Seydişehir -Konya) [sıkıştırma] : (*Kemalpaşa -İzmir)


sıkı ile benzer kelimeler

sıkı sıkı

sf. İyice: “Daima kapalı demir kepenkler işlerini göremez hâle geliyorlardı.” -T. Buğra.

ağzı sıkı

sf. Sır saklayan, ağzı pek, ketum: “Terbiyeli, tedbirli, , aklı başında bir hizmetçi arıyorlar.” -H. R. Gürpınar.

ağzını sıkı (veya pek) tutmak

sır vermemek.

büzüğü sıkı

Gözüpek.

düzenli sıkı bağ dokusu

İng. textus connectivus collagenosus compactus regularis

anat. Kollajen ipliklerin düzenli bir biçimde yer aldığı sıkı bağ dokusu. Bağ dokusu iplikleri dokuya etki eden güce göre birbirlerine paralel ve dikey geçerek demetler yaparlar.

düzensiz sıkı bağ dokusu

İng. textus connectivus collagenosus compactus irregularis

anat. Kollajen ipliklerin değişik yönlerde seyretmesiyle oluşan keçemsi . Bu yapı derinin dermis katmanının stratum retikularesinde görülür.

elastik türdeki düzenli sıkı bağ dokusu

İng. textus connectivus collagenosus compactus regularis

anat. Kollajen iplik yerine kalın elastik iplikli yapı. Elastik iplikler birbirine paralel iç içe yerleşen lamellerden oluşur.

eli sıkı

sf. Cimri: “Senin gibi elleri sıkı birkaç pansiyonerimiz daha vardır.” -H. R. Gürpınar.


"sıkı" karakter analizi

  • sıkı, 4 karakter ile yazılır.
  • s harfi ile başlar, ı harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 's', 'ı', 'k', 'ı', şeklindedir.
  • sıkı kelimesinin tersten yazılışı ' ıkıs' diziliminde gösterilir.

(k,s,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

sarınabilmek

(-e) Sarınma imkânı veya olasılığı bulunmak.

saat farkı

a. Dünya'nın dönüşünden ve meridyen farklılığından oluşan zaman aralığı.


Osm.
oluk sayısı
İng. channel indication (number)

TV. Her kuşaktaki olukları ayrı ayrı belirten, oluk seçiciye yazı

mıknatıslanma

a. Mıknatıslanmak işi.


İng. magnetization

Bir özdeğin mıknatıslık ö

Kösebucağı

Ordu ili, Fatsa ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

sıkı - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
s2
ı2
k1
ı2
Toplam puan değeri7