romantik

romantik, -ği Fr. romantique

a. 1. Romantizm akımından olan yazar: “Romantikler düş güçleriyle insanın mutluluk sınırlarını araştırırken, kendi açılarından gerçekçiydiler.” -N. Cumalı. 2. sf. Davranışlarında duygu ve coşkunun aşırı ölçüde etkisi bulunan: “Kardeşimin hayatında oynadığınız rol sizi romantik bir insan gibi bana gösterdi.” -H. E. Adıvar. 3. sf. Romantizm ile ilgili: “Romantik sanat, istek ile istenç arasındaki çatışamadan doğar.” -M. C. Anday.


romantik ile benzer kelimeler

romantik akım

Alm. Romantismus

(Resim) Klasikçiliğe bir tepki olarak doğan, hayal ve aşırı duygululuğa önem veren, resimde meleksi bakışlı kişileri, efsane insanlarını, tiyatro kahramanlarını gösteren, heyecan verici konulu, yabancı havalı, renkçi, abartmacı bir sanat ak...

romantik bale

İng. romantic ballet

Masal, mitologya, şiir havası içinde düzenlenen bale yapıtı.

romantik komedya

İng. romantic comedy

Geçmişe dönük, imgeleme dayanan bir komedya biçimidir. Geçmişin efsane ve masallarını konu edinir. Geçmişe bir kaçış ve özlem vardır. Bundan dolayı da doğa, düş ve duygu öğelerinin karışımı ile bir fantazi dünyası içinde geçer. Ana tema...

romantik tiyatro

İng. romantic theatre

On sekizinci yüzyılın ikinci yarısı ile on dokuzuncu yüzyılın ilk yarısında egemen olan bu akım, klasikçiliğe olduğu kadar Aydınlanmacılara ve usçuluğa karşı çıkmıştır. Sınırsız özgürlük ve coşkuyu içeren bu çelişkili akım, çeşitli ülk...


"romantik" karakter analizi

  • romantik, 8 karakter ile yazılır.
  • r harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'r', 'o', 'm', 'a', 'n', 't', 'i', 'k', şeklindedir.
  • romantik kelimesinin tersten yazılışı ' kitnamor' diziliminde gösterilir.

(a,i,k,m,n,o,r,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

mikrogamont
İng. microgamont

Bölünerek mikrogametleri oluşturan gamont, mikrogametosit.

foramen optikum
İng. foramen opticum

anat. Görme deliği.

zorunlu tahkim

1. (obligatory arbitration) Borçlu tarafından tek taraflı olarak gerçekleştirilen borç ertelemesi. 2. (obligatory consolidation

yerine oturmak

1) iyi yerleşmek; 2) bir durum, bir düşünce vb. benimsenmek, yaygın duruma gelmek, yerleşmek.

üzerine oturmak

üstüne oturmak.

romantik - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
r1
o2
m2
a1
n1
t1
i1
k1
Toplam puan değeri10