resimli markalar

resimli markalar İng. figurative marks

Resimlerden yapılmış markalar (yalnız kartal, koyun vb. resimler gibi).


resimli markalar ile benzer kelimeler

resimli ve yazılı markalar

İng. figurative and written marks

Hem resim hem de yazıdan kurulu markalar (Kuzu resminden başka kuzu yazısının da bulunduğu bir marka gibi).

çift resimli canlandırma

İng. double frame animation

Sinema Çift resim ilkesine dayanılarak gerçekleştirilen canlandırma. (Her resim iki kez kullanıldığı için, devinimin hızı ya da belli süredeki devinim için gerekli resmin sayısı yarıya iner; zamandan ve emekten tutum sağla...

çok resimli işlem

İng. multi-image process

Sinema Tek bir kuşak üzerindeki bir çerçeve içine sığdırılmış birden çok resmin tek görüntülüğe yansıtılması işlemi.

resimli

sf. İçinde resimler bulunan, musavver: “Fincanlardan evvel, hemen arkalarında duran yuvarlak, vernikli, tepsiye uzandı eli.” -E. Şafak.

resimli çocuk kitabı

İng. picture book

Okul öncesi çağındaki çocukların yararlanması için yayımlanan az yazılı, bol resimli kitap.

resimli çocuk sözlüğü

İng. picture dictionary, illustrated dictionary

Küçük çocuklar için hazırlanan ve abece düzeninde sıralanan resimler ile sözcüklerden oluşan sözlük.

resimli imler

İng. figurative signs

Resimlerden kurulu imler.

resimli marka

İng. pictured mark

Resimli olarak düzenlenen marka.


"resimli markalar" karakter analizi

  • resimli markalar, 16 karakter ile yazılır.
  • r harfi ile başlar, r harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'r', 'e', 's', 'i', 'm', 'l', 'i', ' ', 'm', 'a', 'r', 'k', 'a', 'l', 'a', 'r', şeklindedir.
  • resimli markalar kelimesinin tersten yazılışı ' ralakram ilmiser' diziliminde gösterilir.

(a,e,i,k,l,m,r,s) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

sarınabilmek

(-e) Sarınma imkânı veya olasılığı bulunmak.

siper almak

bir şeyi veya bir yeri siper olarak kullanıp gizlenmek: “Kayaların arasını siper aldım, çevreyi gözetlemeye başladım.” -

sıralanabilmek

(nsz) Sıralanma imkânı veya olasılığı bulunmak.

salt gereksinme

bk. salt gereksinim

salt gereksinim
İng. absolute wants, absolute needs, absolute requirements

Yaşamsal açıdan zorunlu olan yeme, içme, barınm