pazar

pazar Far. b¥z¥r

a. 1. Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer: Perşembe pazarı. Salı pazarı. 2. Belli bir şeyin satıldığı yer: Balık pazarı. 3. Alım satım, alışveriş: Allah hayırlı pazar versin. 4. Cumartesi ile pazartesi arasındaki gün: “Pazar sabahı odalarına çay istemişlerdi.” -Y. Atılgan.

pazar

1. Pazartesi günü. 2. Perşembe.

< Far. bazar) pazar, pazar günü

pazar

Pazar yeri

pazar

Alışveriş pazarı

pazar

Çarşamba günü

pazar

satak.

pazar

bk. piyasa

pazar Fr. marché

(coğrafya)

Pazar

öz. a. (pa'zar) 1. Rize iline bağlı ilçelerden biri. 2. Tokat iline bağlı ilçelerden biri.

Pazar

Ankara ili, Pazar bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

---

pazar ile benzer kelimeler

açık pazar a. ekon. Her devletin malını serbestçe satabileceği, gümrük işlemleri yapılmayan şehir veya ülke. İng. open market Uluslararası alım satım işlemlerinde gümrük vergileri, kota gibi piyasa dışı müdahalelerin olmadığı ülke...

açık pazar politikası İng.free market policy Fr.politique de marché ouvert

bacı pazar Hayvan alım satımında alıcıdan alınan para.

(bir yer) pazar yerine dönmek kalabalıklaşmak.

birinci pazar İng. regular market Alım ve satım emirlerinin fiyat ve zaman önceliğine göre karşılandığı taşınır değer piyasası.

bölgesel pazar bk. bölgesel borsalar

cari pazar değeri bk. piyasa fiyatı

coğrafi pazar yoğunlaşması İng. geographic market concentration Bir satış ya da reklam kampanyasının belirli bir coğrafi bölgede tutulması.

---