parlama

parlama

a. Parlamak işi: “Abdi Bey'in sabırsız, çabuk parlamaya yatkın mizacına karısının tevekkülü ve sakinliği fena hâlde batıyor.” -A. İlhan.


parlama ile benzer kelimeler

göz parlama

Korkutmak için gözü, beyazı daha çok görünecek şekilde açma.

parlama etmeni

İng. flash effect

Bir sahne hilesinin anlaşılmaması için seyircinin dikkatini çekmekte kullanılan, bazen bir hayaletin birden görünmesini ya da seyirciye gösterilmek istenmeyen bir değişikliğin yapılabilmesini sağlamak için başvurulan, gözalıcı bir parlama ...

parlama etmeni kutusu

İng. flash box

İçinde parlamayı sağlayacak barut bulunan kutu. Bakır bir telle elektrik akımı verilerek barutun ateşlenmesiyle parlak bir ışık elde edilir.

parlama noktası

İng. flash point

Sıvı yakıtın parladığı, fakat yanmağa devam etmediği sıcaklık.


İng. flash point

Yanıcı bir sıvı buharının, havayla tutuşkan bir gaz karışımı oluşturduğu en düşük sıcaklık.


"parlama" karakter analizi

  • parlama, 7 karakter ile yazılır.
  • p harfi ile başlar, a harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'p', 'a', 'r', 'l', 'a', 'm', 'a', şeklindedir.
  • parlama kelimesinin tersten yazılışı ' amalrap' diziliminde gösterilir.

(a,l,m,p,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yürek paralamak

çok üzmek: “Son yürek paralayıcı yalvarmama aldırış etmedi.” -H. R. Gürpınar.

tortop olmak

top biçimine girmek: “Çocuklar köşede bir hasırın üstünde tortop olmuşlardı.” -R. N. Güntekin.

toplaştırmak

(-i) Toplamak, bir araya getirmek: “Bu kaburgasız insan yığınını İstanbul'da toplaştıran, oy ticaretidir.” -A. B

toplam kuralı
İng. sum rule
sperma alma
İng. semen collection

Erkekten spermanın alınması, bir kapta biriktirilmesi veya toplanması.

parlama - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
p5
a1
r1
l1
a1
m2
a1
Toplam puan değeri12