para
a. 1. ekon. Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit: Çıkarken elini göğsüne sokup bir kese çıkardı, keseden alabildiği kadar para alıp delikten attı. -F. Otyam. 2. Kazanç: Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. -S. F. Abasıyanık. 3. esk. Kuruşun kırkta biri.
para
Az, azıcık.
< Far. pâre) parapara
< Far. pâre: para; parça, kısım. || pare || pera || pere
para
Parça.
para
akça (bk. nakid).
para İng. money
Bir ekonomide genel kabul gören, değişim aracı, değer koruma aracı ve hesap birimi işlevlerine sahip varlık.
para İng. para
1. 1,4 durumunu gösteren ön ek. 2. Bir asit, tuz ya da esterin olağanüstü sayıda su molekülü ile birleştiğini gösterir ön ek. 3. Çift dönme nicem sayısı ve karşıt koşut çekirdek dönüsü koşulunu belirleyen ön ek.
para İng. para
1.Benzen halkası üzerinde 1-4 bağlanma durumunu gösteren ön ek. 2.Para hidrojende olduğu gibi çift dönme kuantum sayısı.
para İng. coin, money
1. Eşyanın değerini ölçmek üzere değişim aracı olarak kullanılmakta olan satağa çıkarılan kâğıt ya da madensel değişim aracı. 2. Değer ve eder ölçüsü birimi.
para Fr. monnaie
(matematik)
para İng. money
Mal ve hizmetlerin değişimini kolaylaştırma işlevini yapan bir değişim aracı ve ortaklaşa değer birimi.
para Dgr. anat. para
anat. 1. Yan. 2. Yanında.
para
Parça.
Para
Yunanca yanında anlamına gelen bir ön ek.
para ile benzer kelimeler
para istemi-para sunumu eğrisiİng. liquidity demand-money supply curve, LM curveJ. Hicks ve A. H. Hansen tarafından geliştirilen YATA-PATA modelinde, para istemi ile sunumunu eşitleyen yani para piyasası dengesini sağlayan faiz oranı gayrisafî yurtiçi hasıla bileşimlerinin geometrik ... |
para ve pura, (para pura)Ufak tefek, parça purça. |
selam para, kelam para1) her davranış para harcamaya bağlıdır anlamında kullanılan bir söz; 2) parayı her zaman ön planda tutma anlamında kullanılan bir söz. |
açıktan para almakbir iş veya mal için, kararlaştırılmış ücret veya değer dışında para almak. |
açıktan (para) kazanmakemek ve sermaye olmadan para kazanmak. |
Aftalion'un para kuramıİng. Aftalion's theory of moneyPara miktarı artmadan yalnızca paranın dolaşım hızındaki artış nedeniyle fiyatların ani yükselmesini açıklayan ve Aftalion tarafından geliştirilen kuram. |
ağır para cezasıa. Bazı suçlara karşılık yasalarca belirlenmiş yüksek para cezası. İng. fine, penalty Cezalının, (10) liradan (25.000) liraya dek devlet kesesine ödeyeceği para cezası. |
ağlamak para etmezüzülmenin yararı olmaz anlamında kullanılan bir söz. |
"para" karakter analizi
- para, 4 karakter ile yazılır.
- p harfi ile başlar, a harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'p', 'a', 'r', 'a', şeklindedir.
- para kelimesinin tersten yazılışı ' arap' diziliminde gösterilir.
(a,p,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
yürek paralamakçok üzmek: Son yürek paralayıcı yalvarmama aldırış etmedi. -H. R. Gürpınar. |
YukarıılıpınarKastamonu ili, İğdir bucağına bağlı bir yerleşim birimi. |
yapuşturmakYapıştırmak. Tokat vurmak. |
yaprak çaya. Çayın yaprak kısmı. |
yaprak buzİng. flake iceSoğutulmuş yuvarlak, pürüzsüz bir yüzeyde ince tabakalar halinde suyun dondurulmasıyla elde |
para - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
p | 5 |
a | 1 |
r | 1 |
a | 1 |
Toplam puan değeri | 8 |