özümleme

özümleme

a. 1. biy. Özümlemek işi, yapım, temessül, temsil, asimilasyon, anabolizma, yadımlama karşıtı. 2. mec. Edinilmiş bilgileri kendi öz malı durumuna getirme.

özümleme İng. assimilation

1. Ototrof organizmalarda karbondioksit, azot, su gibi basit inorganik maddelerin çevreden alınarak organizmanın kompleks organik bileşiklerine katılması. 1. Heterotrof organizmalarda sindirilen besin maddelerinin kompleks biyomoleküllere dönüştürülmesi. Asimilâsyon.

özümleme Osm. temsil

Yanyana veya birbirine yakın bulunan başka başka iki sesin ortak vasıflar alması ( UYARLANMA, Accomodation ) veya aynileşmesi ( TÜM ÖZÜMLEME, As. totale ou Egalisation ) : Görür+idi = görürdü ve geçit + den = geçitten gibi. bk. İlerlek, Gerilek, Karşılıklı, Bitişik, Uzaktan veya Uyumlu, Kipçe, Zamanca, Yazıda özümleme, Sözdizimi özümlemesi, Açınıklar uyumu, Ayartan, Ayartık.

özümleme İng. assimilation

1. Bir kimsenin öğrenmekte olduklarını kendi düşünce kalıbı içine sokması süreci. 2-Herbart'ın ruhbilim anlayışına göre yeni yaşantıların eski yaşantılarla birleştirilmesi süreci. 3. Yabancı kültür öğelerinin türdeş bir toplulukça benimsenmesi olayı.

özümleme İng. assimilation

Bir özdeğin, içine aldığı bir başka özdek ya da etkinin özünü değiştirerek yapısına katması.

özümleme Fr. assimilation

özümlenme (biyoloji, botanik, zooloji, kimya) temsîl, temessül

özümleme İng. assimilation

Metabolizmanın doku yapımıyla ilgili bölümü, parçalanan gıda maddelerinin özümleme sonucu vücuda yarayışlı biçime sokularak dokuların yapısında yer alışı, bu amaca yönelik vücutta seyreden biyokimyasal olaylar dizisi, anabolizma, asimilasyon, yeniden sentez, anabolik reaksiyonlar.

özümleme İng. assimilation

Yoğaltım.

özümleme İng. Assimilation

Magmanın yer yüzeyine çıkması sırasında, rastladığı kayaçları ergime ile sindirmesi.

özümleme İng. assimilation

(karşılık: asimlasyon), (Lat. ad=yönelme gösteren ön ek, Lat. similis=benzer): Yutulmuş ve sindirilmiş besin maddelerinin protoplazmaya değişmesi; anabolizm.

---

özümleme ile benzer kelimeler

bitişik özümleme Fr. assimilation organique ou contiguë Yanyana bulunan iki ses arasındaki özümleme.

gerilek özümleme Fr. assimilation regressive Arkadan gelen sesin öncekini özümlemesi: Iztırap'tan Istırap gibi.

ilerlek özümleme Fr. assimilation progressive Önceki sesin arkadan geleni özümlemesi: Git + di = Gitti gibi.

karşılıklı özümleme Fr. assimilation réciproque İki sesin birbiri üzerine özümleyici etki yapması. O bir'in öbür olması gibi.

kipçe özümleme Fr. assimilation modale Kip çekerliği anlamdaşı.

özümleme dokusu a. biy. Bitkilerde, havadaki karbondioksidi karbonhidrata çeviren, genellikle yapraklarda bulunan doku. Osm. nesc-i temessül (botanik)

tüm özümleme bk. Özümleme.

uyumlu özümleme Fr. assimilation harmonique Birbirinden ayrı bulunan sesler arasındaki ö-zümleme. bk. Abanıklar uyumu.

---