oymalı yaprak

oymalı yaprak, -ğı

a. bit. b. Meşe yaprağı gibi kenarları girintili çıkıntılı olan yaprak.

oymalı yaprak Osm. varâk-ı mefsus

(botanik)

Oymalı yaprak Osm. Varakı meşkuk

oymalı yaprak ile benzer kelimeler

sf. Oymaları bulunan, oymalarla süslenmiş olan: Anasını yanındaki , yaldızlı kanepeye oturttu. -R. Enis.

Oymalı

Konya ili, Karapınar ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Oymalı

Samsun ili,...

İng. flipper, profile board, cookie, cukaloris, kukaloris

Sinema/TV. Çeşitli varlıkların gölgelerini andırması için üzerinde ve kenarlarında değişik oymalar bulunan parça.

Osm. varak-ı mürekkeb

(botanik)

Osm. varak-ı keffî

(botanik)

sf. Kat kat, üst üste yığılmış olan.

İng. amphistomatic leaf

(Yun. amphi: her iki; stoma: ağız) Hem alt hem de üst yüzeyde stoma taşıyan yaprak.

İng. positive plate

Akımsaklarda artı ucu oluşturan, kurşunoksit hamuru ile sıvanmış yaprak.

Osm. varak-ı basît

(botanik)

'o', 'y', 'm', 'a', 'l', 'ı', ' ', 'y', 'a', 'p', 'r', 'a', 'k', şeklindedir.
oymalı yaprak kelimesinin tersten yazılışı ' karpay ılamyo' diziliminde gösterilir.

yorulup arılmak Çok yorulmak.
yıllık program İng. annual program İlgili yılda izlenecek iktisadi, sosyal ve kültürel politikaların belirlendiği, kalkın
yaprak dolması a. bk. sarma.
toplayıvermek (-i) (toplayı'vermek) Çabucak veya kısa zamanda toplamak.
rol yaptırmak İng. role-playing Daha iyi ve nesnel gözlemler yapabilmek amacıyla belirli bir rolü belli bir durum içinde