organik
sf. 1. Organlarla ilgili, uzvi. 2. mec. Bir görevi yerine getirmekle yükümlü kuruluşla ilgili olan: Ne ki organik bütünlüğü ve büyüklüğü kalmamıştı. -S. Ayverdi. 3. mec. Canlı, güçlü (ilişki): Yaşadığı dünyada gerçekliklerle olan organik bağlantısını tümüyle yitirmiştir. -S. İleri.
organik İng. organic
Kökeni bitkisel ve hayvansal olan (özdek).
organik İng. organic
Canlılarla veya canlıların ürettiği maddelerle ilgili olan.
organik Osm. uzvî
(biyoloji, kimya)
organik İng. organic
1. Canlı organizmadan elde edilen, yapısında karbon içeren. 2. Organlardan oluşmuş yapı gösteren.
organik İng. organic
Hidrokarbon zinciri veya halkası taşıyan maddeler.
organik ile benzer kelimeler
anamalın organik bileşimibk. sermayenin organik bileşimi |
metal-organik bileşiklerİng. organometallic compoundsBir metal atomuna, bir ya da daha çok organik köklerin bağlı bulunduğu bileşikler. |
organik asitİng. organic acidBir veya daha fazla sayıda karboksil grubu (-COOH) içeren bir bileşik. İng. organic acid Sulu çözeltilerinde kısmen hidrojen iyonuna ayrışan, asetik asit, laktik asit, sitrik asit gibi zayı... |
organik asitlerOsm. hamızât-ı uzviye(kimya) |
organik azotİng. organic nitrogenOrganik bileşiklere bağlı olan azot. |
organik bağa. 1. Bir teşkilat veya tüzel kişilikle arada bulunan ilişki. 2. mec. İş birliği veya çıkar ilişkisi sonucunda karşılıklı yarara dayanan ilişki. |
organik bazİng. organic baseAminler ve alkaloitler gibi organik bileşikler. |
organik bileşikİng. organic compoundCanlı organizmanın özelliklerini gösteren ve karbon kapsayan bileşikler. İng. organic compaund Karbon-karbon bağı içeren kolayca yanabilen, yem içerisindeki yağ, protein, karbonhidratla... |
"organik" karakter analizi
- organik, 7 karakter ile yazılır.
- o harfi ile başlar, k harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'o', 'r', 'g', 'a', 'n', 'i', 'k', şeklindedir.
- organik kelimesinin tersten yazılışı ' kinagro' diziliminde gösterilir.
(a,g,i,k,n,o,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
mikrogamontİng. microgamontBölünerek mikrogametleri oluşturan gamont, mikrogametosit. |
yoluna girmekistenilen, gerekli olan biçimde gelişmeye başlamak: Göreceksin, bu konaktan çıkar çıkmaz her şey öyle bir yoluna girecek ki |
yirine gomak1. Yakışan, uygun düşen yere koymak: Sakalı yirine go ! 2. Saymak, değer vermek: Onu da mı adam yirine gomuşlar? 3. Yenisini ed |
yelkovangillerç. a. hay. b. Kuşlar sınıfının, fırtına kuşları takımından bir familya. Fr. |
yelkovangilierİng. shearwaters(puffinindae),(İng.puff=şişmek),omurgalı hayvanlardan kuşlar (Aves) sınıfının fırtınakuşl |
organik - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
o | 2 |
r | 1 |
g | 5 |
a | 1 |
n | 1 |
i | 1 |
k | 1 |
Toplam puan değeri | 12 |