önlem almak

önlem almak

kötü ve yanlış bir şeyi ortadan kaldırmak veya engel olmak amacıyla hazırlık yapmak ve bu amacı gerçekleştirmek için birtakım çarelere başvurmak, tedbir almak: “Sızıntıları durdurmadan, bir önlem almadan ne diye bütün kitapları, eşyaları taşıdık ki!” -A. Ağaoğlu.

---

önlem almak ile benzer kelimeler

ivedili önlem İng. hurryhaste measure Bir işlemin yapılması ya da oluşu dokunca getirecek olan olayların, olmamasını önceden sağlama.

önlem a. Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir: “Fakat anladığına göre, bu lerin hepsi de yetersiz kalmıştı.” -A. Ağaoğlu.

önlem kararı Osm. ara kararı Bir yargılamayı sonuca ulaştırmayıp, davayla ilgili soruşturmayı kolaylaştıran ve sonuca ulaşmayı sağlayıcı, yargıdan önce geçici olarak alınması gerekli bir önlemi kapsayan ön karar.

tekelciliğe karşı önlem İng. antitrust Tekelcilik gücünü kıracak nitelikte yapılacak davranış ve işlemler.

elini almak, (elin almak, elin eline almak) Elinden tutmak, elinden yapışmak, yardım etmek.

gülünceğe almak, (gülünce almak, temaşaya almak) Maskaraya, alaya almak.

çember içine almak (veya çembere almak) kuşatmak: “İktidar muhalefet partilerini gittikçe daralan bir çember içine alıyor.” -Y. K. Karaosmanoğlu.

çevre almak, (çepçevre almak) Etrafını sarmak, kuşatmak.

---