ölçekle ölçme

ölçekle ölçme İng. scale measurement

Bir ölçek ya da ölçerle ölçüye vurulan konu ya da boyut üzerinde nicel ayrımlarda bulunma.

ölçekle ölçme ile benzer kelimeler

bk. tartma.

Fr. alcalimètre

(kimya)

İng. mental measurement

Ruhsal görev, özellik ya da süreçlerden herhangi birisini ya da birkaçını nicelik açısından belirleme işi.

İng. direct potentiometric measurement

Bir analitin çözeltideki aktivitesi ile ilişkili bir indikatör elektrotun potansiyelini ölçmeye dayanan yöntem.

İng. case depth measurement

Doku kalınlığını saptamak için yapılan ölçme.

İng. physical photometry

Ölçmelerin fiziksel alıcılarla yapıldığı ışık ölçme yöntemi. bk. nesnel ışık ölçer.

a. fiz. İki veya daha fazla dalga hareketini ölçme işi, interferometri.

İng. visual photometry, (colorimetry)

Ölçüştürmeler (karşılaştırmalar) için gözün kullanıldığı ışık ölçme yöntemi, bk. görsel ışık ölçer.

'ö', 'l', 'ç', 'e', 'k', 'l', 'e', ' ', 'ö', 'l', 'ç', 'm', 'e', şeklindedir.
ölçekle ölçme kelimesinin tersten yazılışı ' emçlö elkeçlö' diziliminde gösterilir.

çökertilebilmek (-i) Çökertilme imkânı veya olasılığı bulunmak.
çökertilebilme a. Çökertilebilmek işi.
yüksekısıölçüm İng. pyrometry fizik: Yüksek ısı derecelerinin, değişik yöntemlerle ölçülmesi.
yüksekısı ölçme İng. pyrometry Yüksek sıcaklıkları, değişik yöntemlerle ölçme konularını inceleyen bilim dalı.
yumaksı çökelme İng. flocculation Bir çözeltide erimiş hâlinde bulunan kolloidal maddelerin bir araya toplanıp kitle oluşt