öğe

öğe

Anne.


öğe

Üvey.


öğe İng. item

Bir veri kümesinin öğesi, örn.bir kütük, tutanak adı verilen belli bir sayıda öğeden oluşur, bir tutanak da başka öğelerden oluşur.


öğe İng. element

1. bk. kimyasal öğe. 2. Matematiksel bir dizgeyi oluşturan nesnelerden her biri (örn. Bir dizeyin yan ve dik sıralarını oluşturan her bir sayı; bir öbeği oluşturan her bir işler, vb.).


öğe İng. element

1. (Genel olarak) Bir bileşiğin en yalın parçalarından biri. Yapıcı öğe olarak bölünmez temel parçalar. 2. (Mantıkta) Bir sınıfa (ya da bütüne) bağlı olan bireylerin her biri. 3. (Bilgi öğretisinde) Kavram ve yargılar (bilgi öğeleri). // Bir bilimin öğeleri bu bilimin ilkeleri ve ilk önermeleridir. (Özellikle tümdengelimli bilimlerde, örneğin geometride.) 4. (Fizikötesinde) Ana özdek, ilk özdek (Thales için su). // Antikçağda Empedokles'ten beri dört temel öğe kabul edilir: Toprak, su, ateş, hava. Pythagorasçılar ve Aristoteles bunlara beşinci öğe olarak "aether"i eklemişlerdir.


öğe İng. element

1. Kimyasal yollarla daha yalın özdeklere bozunamayan özdek. 2. Bir kümeyi oluşturan nesnelerin her biri.


öğe İng. element, trait

Bir halkbilim olay ya da ürününün en küçük birimi, bk. örge, anakonu, örge tümgesi, örnek.


öğe İng. element

Tek türdeki atomlardan oluşan ve olağan kimyasal yöntemlerle bozunmayan özdek.


öğe İng. element, member

Bir kümeyi ya da bir bölüğü oluşturan nesnelerden her biri.


öğe İng. element, member

Bir öbeği ya da kümeyi oluşturan nesnelerden her biri. || a nesnesinin K öbeği ya da kümesinin öğesi olduğu (...) biçiminde gösterilir.


öğe İng. Element

Atomsal sayısı eş olan atomların oluşturduğu özdek.


öğe, eleman Osm. unsur

(biyoloji)


öğe İng. element

TV. Bir dalgalığı oluşturan parçalardan her biri.


öğe İng. element

Bir bileşiği oluşturan daha yalın kesimlerden her birine Yerilen genel ad.


öğe İng. element

kimya: Kimyasal çözümlerle ayrıştırılamayan ya da bireşim yoluyla elde edilemeyen özdek.


öğe İng. element

Bir bileşiğin yapı taşları ya da bir örüntüyü oluşturan bileşenlerden her biri.


Öğe Köken: T.

Cinsiyet: Erkek bk. Öge


öğe ile benzer kelimeler

ana öğe

İng. parent element

1. Bir ışımetkin dizinin baş öğesi. 2. Parçalanarak başka bir ışımetkin öğe veren.

ansal öğe

İng. mental element

Duyum, imge ve yalın duygular gibi daha küçük parçalara bölünemediği düşünülen ansal gereçler.

aşkın öğe

İng. transcendental element

Katsayıları bir k oyutundan seçilen hiçbir çokterimliye kök olmayan öğeye, k ya göreceli olarak verilen ad.

ayrık öğe

İng. derivative trait

Bağlı olduğu halkbilim birleşkesinden ayrılarak bir başkasına göç eden öğe. krş. katılgan öğe.

bakışımlı öğe

İng. symmetric element

bk. ters öğe.

birim öğe

İng. unit element

1. (E, T) öbeksisirıde (…) eşitliklerini gerçekleyen (…)öğesi. Anlamdaş. özdeşlik öğesi, etkisiz öğe, birim. 2. Bir birimli dolamda çarpma işlemine göre tersi var olan öğe.

birinci öğe

İng. first elementi

bk. ineç öğesi.

büyükçe öğe

İng. maximal element

Bir tikel sıralı kümede söz konusu sıraya göre bu küme içinde kendisinden daha büyük hiçbir öğe varlmayan öğe.


"öğe" karakter analizi

  • öğe, 3 karakter ile yazılır.
  • ö harfi ile başlar, e harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'ö', 'ğ', 'e', şeklindedir.
  • öğe kelimesinin tersten yazılışı ' eğö' diziliminde gösterilir.

(e,ö,ğ) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

Kösebucağı

Ordu ili, Fatsa ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

süt yoğunölçeri
Dgr. laktodensimeter
söğe

Büyük kazık.


Ocağın iç yanı, odunların dayandığı duvar.


Alt çene: S

sigara böreği

a. Yufka arasına peynir veya kıyma koyduktan sonra sigara gibi sarılıp tavada kızartılan börek.

sigara böceği

a. hay. b. Kın kanatlılardan, tütünden başka kiler ve mutfaklarda saklı birçok yiyecek maddesine düşkünlüğü ile tanına

öğe - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
ö7
ğ8
e1
Toplam puan değeri16