ödeme sözü

ödeme sözü İng. promise to pay

Borçlunun alacaklısına, alıcının satıcısına parayı gelecek bir günde ya da belirli bir sürenin bitiminde ödeyeceğine dair söz vermesi.

ödeme sözü ile benzer kelimeler

çalışanlarını gereği gibi yöneten ve çalıştıran kişi iyi bir yöneticidir, sözünün eri olan kimse de yiğittir.

sözlerini tartmadan söylemek.

ardıç ağacının ateşi çabuk geçer, kül olur; yalancının sözü de böyledir, ona da güvenilmez anlamında kullanılan bir söz.

Fr. Darbı mesel, Proverbe

İfade sanatlarına bürünmüş eski söz: Aç ne yemez, tok ne demez; üzüm üzüme baka baka kararır gibi.

söyleyecek bir şeyleri bulunmak: Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var. -B. R. Eyuboğlu.

İng. Exit line

Bir oyuncunun sahneden ayrılması sırasında söylediği söz.

dost olan kimsenin söylediği söz, acı da olsa insanın iyiliği içindir anlamında kullanılan bir söz.

düşündüğünü doğru dürüst ifade edememek.

yüzsuyu dökmek onurunu sarsacak kadar çok yalvarmak: Hâlbuki Emin Efendi, feleğin çemberlerinden geçerek, kâh kuvvetlerin önünde diz çöküp
ters yüz dönmek ters yüzüne dönmek.
sözünü yedirmek lafını yedirmek.
sözünden dönmek verdiği sözü yerine getirmemek veya tutmamak.
sözünde durmak verdiği sözü yerine getirmek, verdiği sözden dönmemek, verdiği sözü tutmak: Sözümüzde durmuştuk, benzeme bahsine girmedik.