motor

motor Fr. moteur

a. 1. Herhangi bir enerjiyi mekanik enerjiye dönüştüren düzenek: “Taşındıkları kamyon önünde durunca motorun patırtısı kesildi.” -N. Cumalı. 2. Akaryakıtla işleyen deniz aracı: “Rıhtıma varabildiği zaman vapura gidecek olan son motor kalkmak üzere idi.” -F. R. Atay. 3. hlk. Motosiklet.

motor

Traktör.

motor

< Fr. moteur: motör; motosiklet; motorlu herhangi bir ziraat aleti. || motora wurmak: motörlü bir ziraat aletinden geçirmek || motor wurmak: motörlü bir ziraat aletiyle işlemek

motor İng. motor

Başka tür erkeyi işleyim erkesine çeviren işlerge.

motor

bk. motör.

motor İng. engine

Bir yakıtın kimyasal erkesini yanma yoluyla mekanik erkeye dönüştüren aygıt.

motor İng. motor

Sinema Çeşitli biçimlerdeki erkeyi mekanik erkeye çeviren aygıt. (Daha çok elektrik motoru anlamına kullanılır).

motor İng. motorboat

Akaryakıtla işleyen basit balıkçı teknesi.

Motor Fr. Moteur

---

motor ile benzer kelimeler

ardışık motor İng. series motor Mıknatıssal alan oluşturan kangalları ile döngeni ardı sıra bağlanmış elektrik işlergesi.

büyük motor Fr. grosse moteur Motorardı yarışlarında kullanılan ve uluslararası çiftekercilik birliği yarış yönetmeliğinde gösterilen ölçü ve özelliği uygun motorlar.

dönel yanma odalı motor İng. turbulence chamber engine Havaya dönel devinim vererek yakıtla karışmasını kolaylaştıran yanma odasına ek odacıklı patlamasız motor.

dörtevreli motor İng. four stroke-cycle engine, four cycle engine Emme, sıkıştırma, güç iletme ve atma işlemlerinden oluşan bir çevrimi, anadingilin iki dönüşünde tümleyen motor.

düz motor İng. flat engine, opposed cylinder type engine Yuvguların anadingilden geçen bir düzlem üzerinde karşılıklı iki sıra biçiminde dizili olduğu motor yapısı.

eşlemesiz motor İng. wild motor Sinema Ses aygıtıyla eşlemeli olarak çalışmayan motor.

hava gözeli motor İng. air cell engine Sıkıştırma sürecinde içinde basınçlı hava biriktirilen ek bir odacığı da bulunan yanma odalı patlamasız motor.

içten yanmalı motor İng. internal combustion engine

---