model

model Fr. modèle

a. 1. Resim, heykel vb. yapılırken baka baka benzetilmeye çalışılan nesne veya kimse, örnek. 2. Bir özelliği olan nesne veya kişi: Sadakat modeli. 3. Biçim: Bu elbisenin modelini beğenmedim. 4. Giysi örneklerini içinde toplayan dergi: Bu biçimi modelden aldık. 5. Otomobil vb.nde tip: “Eski mi eski, otuz dokuz model bir taksisi vardı.” -N. Cumalı. 6. Benzer: Bu çocuk babasının küçük bir modeli. 7. Örnek olmaya değer kimse veya şey, örnek, paradigma. 8. Manken: “Paris'in en son, en pahalı modelleri gibi giyinmişler.” -R. H. Karay. 9. Tasarlanan ürünün tanıtım veya deneme amacıyla üretilen ilk örneği, prototip.

model İng. model
model

bk. kukla

model İng. pattern

1.Semboller veya şekillerin tasarlanması. 2.Bir nesnenin yapıldığı kalıp

model İng. model

F formülü I yorumu altında doğru ise I yorumu F formülü için bir modeldir, formülün modeli.

model İng. model

İki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkiyi cebirsel terimlerle ifade eden bir matematiksel yapı.

---

model ile benzer kelimeler

adımsal model kurma İng. stepwise model building

amanla değişen yumuşak geçişli kendiyle bağlaşımlı model İng. TV-STAR model

amplifier model Osm. yükselteç taklidi Çokça bilinen ve beğenilen yükselteç seslerinin dijital taklidi.

ardıl model olasılığı İng. posterior model probability

bakışımsız üssel kendiyle bağlaşımlı koşullu çokdeğişirlilikli model İng. asymmetric power autoregressive conditional heteroscedastic model

bant eşikli kendiyle bağlaşımlı model İng. band threshold autoregressive model

basit Keynesyen model bk. gelir harcama modeli

Bayesçi model ortalaması İng. Bayesian model averaging İng. BMA

---