mıknatıssal yönelme

mıknatıssal yönelme İng. magnetic particle orientation, orientation of magnetic particle

Sinema/TV. Mıknatıslı görüntü aygıtı ya da ses aygıtında, kuşağın mıknatıslı alandan geçtikten sonra, üzerindeki demir oksit tozlarının aldığı yön.

mıknatıssal yönelme ile benzer kelimeler

kullanıma yönelme

İng. use intention

Bir markayı kullanmak için kütüğe yazdırma, eşyanın üzerine koymak için hazırlıklara başlama gibi işlemlerde bulunma.

ters yönelme

Osm. kabiliyet-i aksiyye

(tersinirlik) (fizik)

toplumsal yönelme

İng. social orientation

Bir toplum ya da kümenin kurum, gelenek ve düşüncelerine karşı bireyin takındığı tutum.

yönelme

a. Yönelmek işi.

Osm. teveccüh

(astronomi, coğrafya)

bk. yöneltme.

İng. orientation

Uzay, zaman, durum ya da kişisel ilişkiler açısından b...

yönelme durumu

a. db. Ad soyundan bir sözü yönelme kavramıyla fiile veya bir edata bağlayan -a / -e ekiyle kurulan durum, yönelme hâli, datif: yol-a, ev-e (kadar), kapı-y-a (bakmak), bahçe-y-e vb.

İng. dative

(Der...

Yönelme eki almış bir ad ögesinin başka bir ad ögesi ile oluşturduğu grup: boğaza bakan (ev), evine bağlı (erkek), paraya düşkün (kimse) başına buyruk (kadın), cana yakın (insan) vb. || Yönelme grubu, ad, sıfat ve zarf görevi yüklenebilir: Otuz bin dirheme satılan bir büyük el...

yönelme hâli

a. db. Yönelme durumu.