maksimum

maksimum Fr. maximum

sf. (ma'ksimum) 1. Azami. 2. mat. Değişebilen bir niceliğin varabileceği en yüksek olan (sınır), maksimal, azami.

maksimum İng. maximum

Verilen bir durum için elde edilebilecek en büyük değer.

maksimum İng. maximum

Verilen değerlerin en büyüğü.

maksimum Osm. âzamî

(coğrafya, matematik)

maksimum

bk. çoğun

maksimum ile benzer kelimeler

İng. free maximum, unconditional maximum

Çok değişkenli fonksiyonun maksimumunu koşullu maksimumdan ayırdetmek için kullanılan ad.

İng. maximum balanced fishing

Balık stoklarının verimliliği korunarak en çok seviyede yapılan av.

İng. maximum number of secrets

Fr. thermomètre à maxima

(fizik)

İng. maximum contaminant levels-MCL

Bir maddenin yasayla içme suyunda izin verilen ve insan sağlığına risk oluşturmadığı belirlenen en yüksek düzeyi.

İng. maximum contaminant level goal

Bir maddenin içme suyuyla yaşam boyu alındığında sağlığa olumsuz etkisinin bulunmayacağı miktar.

bk. ençok lot

İng. maximum metric

(...)

savunabilmek (-i) Savunmaya gücü yetmek: Ancak çarpık bir felsefe anlayışı felsefe ile dünya görüşünün örtüştüğünü savunabilir.
mamma maskulina Dgr. anat. mamma masculina anat. Gelişmemiş ve boşluk sisteminden yoksun olan erkek memesi.
kamu güvencesi bk. hazine güvencesi
kalsiyum asetat Fr. acétate de calcium (kimya) Kalsiyum asetat İng. calcium acet
işlevsel kuram İng. functional theory Halkbilim olay ya da ürünlerinin halkın yaşam düzeni içinde, son derece uyum göster