kuvvetli elektrolit

kuvvetli elektrolit İng. Strong electrolite

Bir çözelti içinde tamamen ayrışan ve Kohlrausch eşitliğine uyan elektolit.

kuvvetli elektrolit ile benzer kelimeler

İng. amphoter electrolyte

Ortamın pH derecesine göre bir bileşiğin hem bazik hem de asidik olmak üzere iki taraflı iyonize olma durumu, amfolit.

Fr. électrolyte

a. fiz. 1. Elektroliz işlemiyle çözülen madde. 2. biy. Hücre içi ve dışı sıvısındaki sodyum, potasyum vb. madensel iyonlar.

İng. electrolyte

Elektrik akımının özdek taş...

İng. electrolytic solution

Elektrik ileten sıvı ya da katı çözelti.

a. biy. Hücre içi ve dışı sıvılarında madensel iyonların eşit yoğunlukta bulunması.

İng. electrolyte effect

Denge sabitlerinin sayısal değerlerinin çözeltinin toplam elektrolit derişimine bağımlılığı.

İng. nonelectrolyte

Saf halinde ve çözeltilerinde iyon halinde bulunmayan bileşik.

İng. electrolyte therapy

Elektrolit denge bozukluklarında yeniden fizyolojik konsantrasyonların sağlanması için parenteral veya ağızdan elektrolitlerin verilmesi.

İng. strong electrolyte

Sıvı çözeltide tamamen iyonlaşabilen bir madde.

'k', 'u', 'v', 'v', 'e', 't', 'l', 'i', ' ', 'e', 'l', 'e', 'k', 't', 'r', 'o', 'l', 'i', 't', şeklindedir.
kuvvetli elektrolit kelimesinin tersten yazılışı ' tilortkele iltevvuk' diziliminde gösterilir.

vorteks pilorum Dgr. anat. vortex pilorum anat. Girdap biçiminde kıl dizilişleri.
varoluşçu etik İng. existentialist ethics Bilimsel ve nesnel düşüncenin ifade ettiği nedenselliğin bir yanılsama olduğunu
uteroservikal İng. uterocervical Döl yatağı ve boynuyla birlikte ilgili olan.
toplumseverlik İng. sociability Başkalarıyla birlikte bulunmaktan hoşlanma ve onlarla iyi ilişkiler kurmaya çabalama.
proventrikulus Dgr. anat. proventriculus anat. Ön mideler.