kurgu
a. 1. Bir şeyin zembereğini kurmak için kullanılan araç, anahtar. 2. Zembereğin kurulmuş olma durumu: Saatin kurgusu bitmiş. 3. Bir bütün oluşturmak için parçaları takıp birleştirme işi, montaj: Demir fabrikasının kurgusu bitti, işletmeye açıldı. 4. Bir işe hazırlamak için yapılan telkin: Bankacılardan birkaçının kurgularıyla Belediye başkanlığına adaylığını koymuştu. -M. Ş. Esendal. 5. ed. Çatı. 6. fel. Uygulamaya geçmeyen yalnız bilmek ve açıklamak amacını güden düşünce, kuramsal araştırma, spekülasyon. 7. sin. ve TV Bir filmin değişik süre ve yerlerde çekilen bölümlerini, bir anlam ve uyum bütünlüğü sağlayarak birleştirme, montaj. 8. sin. ve TV Gerçek olmayan olay ve kahramanlardan oluşan eser.
kurgu Fr. Abstrait,e
kurgu
1. Karşılama, tören, dini tören.
kurgu
Ölçülüp biçilerek yapılan iş.
kurgu İng. setup
Değişik donanım birimlerinin birleşiminden oluşan bir bilgisayarda, birimler arasındaki, bağlantıların düzenlenmesi Ve bilgisayarın belli bir sorun üzerinde çalışabilmesi için gerekli ayarların yapılması.
kurgu İng. montage
kurgu İng. configuration
kurgu İng. set
Kişiyi çevredeki uyaranlar arasından kimilerine karşı daha duyar duruma getiren, geçici ama yeniden ortaya çıkabilen bir yatkınlık durumu.
kurgu İng. 1. editing, montage, 2. (ABD) montage, 3. videotape editing, tape editing
Sinema 1. Bir filmin çevrilişi sırasında elde edilen filmler arasında seçim yapmak, bunları çevirim oyunluğundaki sıralarına göre dizmek, bu çekimlerin uzunluklarını saptamak, çekimlerin içerik yönünden ilişkilerini göz önüne almak, bunları belirli bir anlatıma göre düzenleme işi; böylelikle, kurgu yardımıyla, filme özgü uzay ve zamanı yaratmak, filmsel gerçeği ve evreni kurmak, filmin tartımını ve dizemini gerçekleştirmek, filmin akıcılığını sağlamak gibi çapraşık ve değişik sonuçları amaçlayan çalışma. 2. (ABD'de) Görsel bir etki yaratmak üzere, kısa ve çarpıcı çekimlerin birleştirilmesi; bu birleştirmeden doğan durum (bu iş için ABD'de yalnız montage terimi kullanılır, asıl kurgu editing terimiyle anlatılır). TV. 3. Mıknatıslı görüntü kuşağındaki çekimlerin uyumlu bir bütün oluşturacak yolda bir araya getirilmesi. 4. Sinemadaki kurgu çalışmasının çok değişik biçiminin televizyonda doğrudan doğruya yayın sırasında ve anında yapılması (bu işlem, resim seçme terimiyle belirtilir).
kurgu İng. montage, editting
sinema: Bir filmin değişik süre ve yerlerde çekilen bölümlerini, bir anlam ve uyum bütünlüğü sağlayarak, asıl filmi ortaya çıkaracak biçimde birleştirip dizme.
kurgu İng. fiction
Olgusal karşılığı olmamakla birlikte usalır bir durumun imgesel tasarımı.
kurgu ile benzer kelimeler
algısal kurguİng. perceptuai setGenellikle çevreyi, belirli bir kalıba uygun olarak algılama eğilimi. |
almaşık kurguİng. cross cutting, inter cutting, cut back, switch backSinema Koşut gelişimi ya da zamandaş gelişimi gerçekleştirmek amacıyla başvurulan bir kurgu çeşidi. |
ansal kurguİng. mental setKişinin genellikle öğrenme sonucunda, belirli bir iş ya da yaşantı için anlık yönünden hazır olma durumu. |
bağıntılı kurguİng. relational editingSinema/TV. Çekimleri, aralarında çağrışım oluşturacak biçimde düzenleyerek gerçekleştirilen kurgu. |
belirleyici kurguİng. determining setBilinçli ya da dolaylı olarak amaç belirten anlıksal bir eğilim. |
benzetmeli kurguİng. editing by analogySinema/TV. İki çekimin ortaya koyduğu kavramlar arasındaki herhangi bir andırıştan yararlanarak bir düşünceyi daha iyi anlatmayı sağlayan kurgu çeşidi. |
bilim kurgusf. Çağdaş bilim verileriyle düş gücünden oluşan (film, roman vb.). |
bireşimci kurguİng. synthetic editingSinema/TV. Genellikle uzun çekimlerden ya da bir görünçlük, hatta ayrım boyunca süren tek çekimden oluşan kurgu çeşidi. (Sinemacı bu çeşit kurguyla görünçlüğü bir bütün olarak aktarır. Görünçlük içinde yer alan ayrıntıları bulu... |
"kurgu" karakter analizi
- kurgu, 5 karakter ile yazılır.
- k harfi ile başlar, u harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'k', 'u', 'r', 'g', 'u', şeklindedir.
- kurgu kelimesinin tersten yazılışı ' ugruk' diziliminde gösterilir.
(g,k,r,u) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
uygulayımcıerkiİng. technocracy1. Ekonomik yaşamın ve devlet yönetiminin siyasacıların değil, uygulayımcıların ve iş ada |
soluk burgucanFr. Spirocli eta pallida |
oyurgamakSeyrek seyrek, gelişigüzel dikmek. |
oyurgalamakSeyrek seyrek, gelişigüzel dikmek. |
kuyruğa girmekayakta arka arkaya durulan diziye girmek: Ondan son-ra kuyruğa girenler, abdesthaneyi dörder dörder kullanmaya koyuldular. |
kurgu - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
k | 1 |
u | 2 |
r | 1 |
g | 5 |
u | 2 |
Toplam puan değeri | 11 |