kural açıklaması

kural açıklaması İng. rule description

kural açıklaması ile benzer kelimeler

düzen açıklaması

a. tiy. Bir tiyatro eserinin metninde dekor, giysi vb. ile oyuncuların görünüşleri, davranışları üzerine yapılan açıklama.


İng. stage direction

Yazarın, oyun betiğinde, yere, girişlere, çıkışlara, dekore, giysilere, don...

karar açıklaması

İng. lighting of of decision

Vergilerde itiraz ve yargı örgütlerince sınırlanan sonuçlar belirgin olmaz ya da bunlar birbirine uymayan bölümleri kapsarlarsa vergi alan ve ödeyenlerin yasasında belirtilen süre içinde bunlar da açıklama yapılmasını istemeleri...

şekil açıklaması

İng. figure caption

altın kural

İng. golden rule

1. Biyolojik faiz oranı varsayımı altında, uzun dönemde kişi başına tüketimin ençoğa çıkarılabilmesi için, dengeli büyümenin gerektirdiği tasarruf ve yatırım düzeyi. 2. Hükümetlerin yalnızca yatırım harcamalarını finanse etmek için borçlanm...

buyruk kural

İng.jus cogens Alm.jus cogens Fr.jus cogens

bk. Amir Hüküm

çerçeve tabanlı kural dışı işleyicisi

İng. frame-based exception handler

kural

a. 1. Bir sanata, bir bilime, bir düşünce ve davranış sistemine temel olan, yön veren ilke, nizam: Dil bilgisi ları. 2. Davranışlarımıza yön veren, uyulması gereken ilke: “O yirmi beş yaşına kadar umumi lara, yargılara sığmayan bir hayat yaşamıştır.” -H. ...

kural bazlı iktisat politikası

bk. kurala göre iktisat politikası


"kural açıklaması" karakter analizi

  • kural açıklaması, 16 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, ı harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'u', 'r', 'a', 'l', ' ', 'a', 'ç', 'ı', 'k', 'l', 'a', 'm', 'a', 's', 'ı', şeklindedir.
  • kural açıklaması kelimesinin tersten yazılışı ' ısamalkıça laruk' diziliminde gösterilir.

(a,k,l,m,r,s,u,ç,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yumuşakçamsılar
İng. molluscoides

Çok hücrelilerin (Metazoa), birincil ağızlılar (Protostomia) filumunun, vücutları boru,

surra kamçılısı
Lat. Trypanosoma evansi

18-34 mikron boyunda olup, ince yapılı, arka ucu sivri, çok devingen kan asalağı

suçlayıvermek

(-i) (suçlayı'vermek) Ayrıntılı düşünmeden suçlamak.

suçlandırmak

(-i) Suçlu olduğuna karar vermek, suçlu olduğunu ileri sürmek: “Ama onu hiç kimse suçlandıramaz.” -Y. Z. Ortaç.<

suçlandırılmak

(nsz) Suç yüklendirilmek, itham ettirilmek.