küme ışıldak

küme ışıldak İng. broads, bank (of Ughts), cluster

Sinem./TV Birden çok akkor ışıldağın sıra halinde yansıtıcı bir kutu içine dizilmesinden oluşan ışıldak.

küme ışıldak ile benzer kelimeler

İng. open floodlight

Merceksiz, içinde birden fazla ampul bulunan ve geniş bir alanı aydınlatan, gölge vermeyen ışıklama aygıtı. Genel ışıklamada kullanılır.

İng. Open floodlight

Sandık biçiminde geniş bir alanı aydınlatan ve sahnenin genel ışıklamasında kullanılan ışıldak.

İng. incandescent lamp, incandescent tungsten lamp, inky, mini, midget

Sinema/TV. Akkor ışık veren güçlü ışıldak.

İng. ıncandescent lamp

Akkor ışık veren toplayıcı, güçlü lambanın bulunduğu ışıldak.

İng. hanging length, strip

Palangalar yoluyla alçaltılıp yükseltilebilen demir askılara bağlı ışıldak dizisi.

İng. hanging-lenght

Sahne tavanına asılmış dizili ışıklar bk. üst dizi ışıkları.

İng. standing spotlight

Asılı olmayan, ayaklar üzerinde sahnenin çeşitli yerlerine taşınabilir ışıldak.

İng. standard floodligbt

Sehba üzerinde duran ışıldak.

İng. baby spot

400 vata kadar olan küçük ışıldaklara verilen ad. Bunlara kısaca «bebe» de denilir.

İng. brute

Sinema Genellikle renkli film çeviriminde kullanılan en büyük boy işlik ışıldağı.

İng. stroboscopic light

Ayarlanabilen ve belli aralıklarla yanıp sönen ışıldak. Özellikle, sahne etmenlerinde kullanılır.

'k', 'ü', 'm', 'e', ' ', 'ı', 'ş', 'ı', 'l', 'd', 'a', 'k', şeklindedir.
küme ışıldak kelimesinin tersten yazılışı ' kadlışı emük' diziliminde gösterilir.

yılına düşmek Bereketli, yağmuru bol bir yıla denk gelmek.
yaşıtlık düşmek Yaşıtlık hastalığına tutulmak: Çocuğa yaşıtlık düşmüş; dolandırdık iyileşti.
umsalığa düşmek Özenmek
köprüde çalışma Köprüye gelip gövdeyi başa doğru yavaş yavaş itip çekmekle yapılan çalışma.
karmaşık düzlem İng. complex plane İki boyutlu Öklit uzayı.