koyuvermek

koyuvermek

(-i) (koyu'vermek) 1. Salmak, serbest bırakmak: “Gözlerimi kapadım ve ilk defa erkeklerden intikam almayı düşünerek kendimi koyuverdim.” -A. Gündüz. 2. Oluruna bırakmak: “Nihat'ın yuvarlanışını gördükleri zaman kısık kısık bir kahkaha koyuvermişlerdi.” -P. Safa. 3. Bir yere bırakmak, koymak.

---

koyuvermek ile benzer kelimeler

abliyi kaçırmak (veya bırakmak veya koyuvermek) 1) soğukkanlılığını yitirip davranışlarını denetleyememek; 2) şaşırıp ne yapacağını bilememek.

kapıp koyuvermek 1) kendini bırakmak: “Nihayet yorgunluktan sızıp kalıncıya kadar kendimi bu buhrana kapıp koyuverdim.” -E. İ. Benice. 2) bırakmak, vazgeçmek.

kendini (kapıp) koyuvermek kendine özen göstermemek, kötümser olmak: “Belki de benim başkasıyla evlenip gidişim üzerine hayattan soğudu, kendini koyuverdi.” -H. Taner.

makaraları koyuvermek (veya zapt edememek veya salıvermek) tkz. kendini tutamayarak kahkahayla gülmeye başlamak: “Dersin ciddiliğine bakmadan koyuverdik makaraları.” -A. İlhan.

sakal bırakmak (veya koyuvermek veya salıvermek veya uzatmak) sakalını tıraş etmeyip büyütmek: “Yaşıtlarının hemen hepsi sakal koyuverdi.” -Y. Z. Ortaç.

salma komak, (salma koyuvermek) Başı boş, serbest bırakmak.

salma koyuvermek bk. salma komak.

su koyuvermek 1) sebze ve et pişerken suyunu salıvermek; 2) argo sözünde durmamak, cıvıtmak: “Melahat büsbütün su koyuvermiş, yerlere yatarak gülüyor.” -H. Taner. 3) vazgeçmek; 4) beklenen görevi yapmamak.

---