kopma

kopma

a. Kopmak işi.


kopma

Doğum yeri: Ali'nin kopması Konya'dır.


kopma İng. fission

Ağır çekinlerin uzayarak ikiye, kimi kez de birkaç parçaya ayrılmaları olayı.


kopma İng. rupture

Kimi yapıların basınç ya da zorlama ile çökmesi ya da kuvvet etkisiyle kırılması.


kopma İng. rupture

Bir metalin, dayancını aşan gerilimler altında parçalara ayrılması olayı.


kopma İng. breaking the film), breaking (of the film)

Sinema Filmin herhangi bir nedenden dolayı ikiye bölünmesi.


kopma İng. rupture

İlaç molekülünden bir grubun koparılması veya ilacın kendini oluşturan daha küçük iki gruba ayrılması biçiminde oluşan biyotranformasyon.


Kopma Osm. İnkisar

kopma ile benzer kelimeler

gerilim kopma deneyi

İng. stress-rupture test

bk. kopma deneyi.

kopma çarpanı

İng. modulus of rupture

Birim yüzölçümüne düşen kopma yükü.

kopma dayancı

İng. ultimate tensile strength
İng. rupture strength

Kopma anındaki yük.

kopma deneyi

İng. rupture test

Yüksek yük ve yüksek sürünme hızlarıyle, kopma özelliklerini araştırmak için yapılan sürünme deneyi, gerilim ya da sürünme- diye de bilinir.

kopma gerilimi

İng. stress at rupture

Kopma anındaki gerilim.

kopma noktası

İng. rupture point

Gerilim-gerinim çizgesinde, kopma gerilimi ve gerinimi değerlerini veren nokta.

kopma uzaması

İng. elongation at rupture
İng. elongation at rupture

Kopma anındaki uzamanın değeri.

kopma uzunluğu

İng. break length

Tek ipliğin kendi ağırlığıyla koptuğu uzunluk.


"kopma" karakter analizi

  • kopma, 5 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, a harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'o', 'p', 'm', 'a', şeklindedir.
  • kopma kelimesinin tersten yazılışı ' ampok' diziliminde gösterilir.

(a,k,m,o,p) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tortop olmak

top biçimine girmek: “Çocuklar köşede bir hasırın üstünde tortop olmuşlardı.” -R. N. Güntekin.

toplumsallaşmak

(nsz) Birey kişilik kazanarak belli bir toplumsal çevreye hazırlanmak, toplumla bütünleşmek, sosyalleşmek.

toplumsal emek

bk. gerekli emek zamanı

toplaştırmak

(-i) Toplamak, bir araya getirmek: “Bu kaburgasız insan yığınını İstanbul'da toplaştıran, oy ticaretidir.” -A. B

toplam kuralı
İng. sum rule

kopma - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
k1
o2
p5
m2
a1
Toplam puan değeri11