iyilik eden iyilik bulur

iyilik eden iyilik bulur

“iyilik eden kimseye zamanı geldiğinde başkaları da iyilik ederler” anlamında kullanılan bir söz.


iyilik eden iyilik bulur ile benzer kelimeler

eden bulur, inleyen ölür

“nasıl davranırsan öyle karşılık görürsün” anlamında kullanılan bir söz.

iyiliğe iyilik her kişinin kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı

“iyiliğe karşı iyiliği herkes yapabilir, önemli olan kötülüğe karşı iyilik yapabilmektir” anlamında kullanılan bir söz.

kişiyi vezir eden de karısı, rezil eden de

“bir kimsenin toplum içinde yücelmesi de alçalması da karısına bağlıdır” anlamında kullanılan bir söz.

arayan Mevla´sını da bulur, belasını da

“iyiyi amaçlayanlar iyiye, kötüyü amaçlayanlar ise kötüye ulaşırlar” anlamında kullanılan bir söz.

hacı hacıyı Mekke´de, derviş dervişi tekkede bulur

“hedefleri, amaçları aynı olanların yolları aynı noktada kesişir” anlamında kullanılan bir söz.

hak yerini bulur (veya yerde kalmaz)

“haksızlık er geç ortaya çıkar” anlamında kullanılan bir söz.

it ulur, birbirini bulur

“aşağılık bir kimse bir konu üzerinde sesini yükselttiğinde aynı amacı güdenler onun etrafında toplanırlar” anlamında kullanılan bir söz.

iyilik

, -ği

a. 1. İyi olma durumu, salah. 2. Karşılık beklenilmeden yapılan yardım, kayra, lütuf, kerem, ihsan, inayet: “Borcumu ödesem de iyiliğini ödeyemem.” -N. Cumalı. 3. Sağlığı yerinde olma durumu, esenlik: İyilik haberlerinizi aldım. 4. Yarar veya elveriş...


"iyilik eden iyilik bulur" karakter analizi

  • iyilik eden iyilik bulur, 24 karakter ile yazılır.
  • i harfi ile başlar, r harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'i', 'y', 'i', 'l', 'i', 'k', ' ', 'e', 'd', 'e', 'n', ' ', 'i', 'y', 'i', 'l', 'i', 'k', ' ', 'b', 'u', 'l', 'u', 'r', şeklindedir.
  • iyilik eden iyilik bulur kelimesinin tersten yazılışı ' rulub kiliyi nede kiliyi' diziliminde gösterilir.

(b,d,e,i,k,l,n,r,u,y) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yerinde bulmak

doğru olduğunu kabul etmek: “Hayatını değiştirme kararımı yerinde bulması beni de memnun etti.” -C. Uçuk.

uyandırabilmek

(-i) Uyandırma imkânı veya olasılığı bulunmak: “Bu çeşit mülahazalar bizde ancak bir isyan duygusu uyandırabilirdi.”

subendokardiyal
İng. subendocardial

Endokard altı, endokard altında bulunan.