işlev
a. 1. Bir nesne veya bir kimsenin gördüğü iş, iş görme yetisi, görev, fonksiyon: Seçme ve aracılık işlevini yerine getiren dünyanın önünde ise öyle aşılması güç engeller yok gibi. -A. Ağaoğlu. 2. kim. Bir deneyi yaparken izlenen yol, izlev. 3. top. b. Bir yapının gerçekleştirilebileceği ve onu başka yapılardan ayırt etme imkânı veren eylem türü, fonksiyon.
işlev Fr. Fonction
işlev) Fr. Uréopoïèse, uréopoïétique (fonction)
işlev İng. function
işlev İng. function
Bir değişkenin değerlerine karşılık atanan sayılar topluluğu.
işlev İng. function
Bir kümedeki değişimin başka bir kümede yol açtığı değişimi belirleyen bağıntı.
işlev İng. function
Bir toplumun halkbilim olay, ürün, öğe ve değişkenleri arasındaki ilişkiler düzeninin, halkın tarihsel, toplumsal, kültürel ve ekonomi gereksinmelerine uygun bir biçimde, uyumlu ve kesintisiz olarak işlemesini sağlayan etkinlik, bk. toplum, halkbilim, halkbilim olayı, öğe, değişken.
işlev İng. function
Herhangi bir şeyin gördüğü iş, iş görme yetisi, görev.
işlev İng. function
X içindeki her bir ( ) öğesine Y içinde f(x) ile gösterilen bir ve yalnızca bir öğe karşılık gelen f=(F,X,Y) bağıntısı, Anlamdaş. gönderim, dönüşüm, işleç, tekdeğerli işlev.
işlev İng. functor, individual functor, operation expression
1. Herhangi bir sayıda addan bir ad oluşturan deyim; bir adda geçen bir ya da birden çok sayıda adı kaldırmakla elde edilen deyim. || n sayıda addan bir ad oluşturan n-li işlev ( ) biçiminde gösterilir. Dizimsel türü: a/an. Örn. + 'imi iki sayı adı arasına konmakla bir sayı adını oluşturduğundan bir 2-li işlevdir. Anl. işlevci. Krş.. sıfırlı işlev. 2. Açık terim.
işlev İng. function
Belirli bir yapı, rol ya da kata özgü olan ve onu başkalarından ayıran etkinlik.
işlev İng. function
1. Bir ekin öğesinin belli bir toplumsal düzenin uyumlu işleyişine yaptığı katkı. 2. Bir yapının gerçekleştirebileceği ve onu başka yapılardan ayırt etme olanağı veren eylem türü ya da türleri.
işlev İng. function
Bir edim, eylem ya da bir ilişkiler dizgesine özgü etkinlik ya da bir değişkende bağıl olarak beliren değişme, bk. bağıllık.
işlev ile benzer kelimeler
altdoğrusal işlevİng. sublinear function( ) |
alttan sınırlı işlevİng. function bounded belowf (X) görüntüsü R içinde alttan sınırlı olan ( )işlevi. |
alttan yarısürekli işlevİng. lower semi-continuous function1. X ilingesel uzayında bir a noktası verildiğinde, her ( )için ( ) olacak biçimde a'nın bir V yöresi var olan f ( ): 2. X içindeki her a g X için, bu noktada alttan yarısürekli olanf : ( ) |
alttoplamsal işlevİng. subadditive functionHer x, y için ( )koşulunu sağlayan f işlevi, Anlamdaş. alttoplamsal gönderim. |
artan işlevİng. increasing functionbk. sıkı . |
artmayan işlevİng. non-increasing function( ) |
aşkın işlevİng. transcendental functionDeğişken (ler) ve durgan (lar) yardımıyla cebirsel olarak belirtilemeyen işlev. |
ayırıcı işlevİng. discriminant function(Çok değişkenli istatistik) Bir gözlemi iki ya da ikiden çok evrenden birine yerleştirmek için bulunan ve gözlemdeki değişkenlerin işlevi olan bir işlev. |
"işlev" karakter analizi
- işlev, 5 karakter ile yazılır.
- i harfi ile başlar, v harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'i', 'ş', 'l', 'e', 'v', şeklindedir.
- işlev kelimesinin tersten yazılışı ' velşi' diziliminde gösterilir.
(e,i,l,v,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
sevimsizleşmek(nsz) Sevimsiz duruma gelmek, antipatikleşmek. |
sevimsizleşmea. Sevimsizleşmek işi, antipatikleşme. |
mali teşviklerİng. financial incentivesHükümetin sübvansiyon, vergi bağışıklığı, vergi istisnası ve vergi indirimi gibi |
lacivert taşıa. min. İçinde düzgün bir biçimde dağılmış kükürt bulunan sodyumla alüminyum silikatın oluşturduğu değerli, lacivert r |
kalb gevşemesibk. yürek gevşemesi. |
işlev - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
i | 1 |
ş | 4 |
l | 1 |
e | 1 |
v | 7 |
Toplam puan değeri | 14 |