ilk aşama birimleri

ilk aşama birimleri İng. first-stage units

(örnek.) Çok-aşamalı örneklemede ilk seçilen örneklem birimleri.


ilk aşama birimleri ile benzer kelimeler

ilk giren ilk çıkar

İng. first in first out, FİFO

Üretimde ilk defa kullanılan hammadde veya aramalının alınış sırasına göre ve alım maliyetiyle değerlendirildiği varsayılarak yapılan stok değerlendirme yöntemi. krş. son giren ilk çıkar 1

ilk giren-ilk çıkan

İng. first in first out

İlk satın alınan malın, ilk gerecin ilk kez satıldığı ya da kullanıldığına ilişkin genel bir tecim varsayımı.

çakışık örnekleme birimleri

İng. over-lapping sampling units

(örnek.) Bir değer, birden çok örnekleme birimine karşılık geldiğinde bu birimlere verilen ad.

durukyük birimleri (dyb)

İng. electrostatic units (e.s.u)

Duruk elektrik yüklerinin etkileşimlerine dayanarak tanımlanan elektriksel birim dizgesi.

giriş-çıkış birimleri

bk. çevre donanımı.

SI birimleri

İng. SI units, SI

Sinema/TV. Uluslararası Ağırlıklar ve Ölçüler Genel Konferansı'nın uluslararası ilişkilerde, özellikle bilimsel alış verişte kullanışlı ve tek bir ölçü dizgesi oluşturmak için benimsediği birimler. (1960'ta "Uluslararası Birimler Di...

toplam ayırma birimleri

İng. total allocation units

yem birimleri

İng. feed units

Yem maddelerinin besleme değerini ortaya koymak ve bir diğeriyle karşılaştırmayı kolaylaştırmak amacıyla geliştirilen "nişasta birimi", "toplam sindirilebilir besin maddeleri", "ot birimi", "iskandinav yem birimi" gibi birimler.


"ilk aşama birimleri" karakter analizi

  • ilk aşama birimleri, 19 karakter ile yazılır.
  • i harfi ile başlar, i harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'i', 'l', 'k', ' ', 'a', 'ş', 'a', 'm', 'a', ' ', 'b', 'i', 'r', 'i', 'm', 'l', 'e', 'r', 'i', şeklindedir.
  • ilk aşama birimleri kelimesinin tersten yazılışı ' irelmirib amaşa kli' diziliminde gösterilir.

(a,b,e,i,k,l,m,r,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yatıştırabilmek

(-i) Yatıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

branşiyal kemer
İng. bronchial arch, gill arch

Solungaç kemeri.

aşırabilmek

(-i, -den) Aşırma imkânı veya olasılığı bulunmak: “Borcunu ödeyemeyecek fakat bavulunu oradan nasıl aşırabilecekti?”

yarıştırabilmek

(-i) Yarıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

yarışabilmek

(-le) Yarışma imkânı veya olasılığı bulunmak.