iki

iki

a. 1. Birden sonra gelen sayının adı. 2. Bu sayıyı gösteren 2 ve II rakamlarının adı. 3. sf. Birden bir artık: “Ertesi gün iki kardeş erken çıkmışlardı yola.” -A. Kulin.

iki

İki

iki

< ET ikki/iki iki. || eke ||eki || ike ||içi || ikki || iyi || ki (on ki) || iki canı: hamile

iki

İki // bir iki: birkaç

---

iki ile benzer kelimeler

değirmen iki taştan, muhabbet iki baştan “karı koca arasında karşılıklı sevgi bulunmalıdır” anlamında kullanılan bir söz.

iki gözü iki çeşme 1) sürekli ağlar durumda: “Biçare kadın anlatmış bunları.” -E. Şafak. 2) sürekli ağlayan.

iki gözü iki çeşme ağlamak sürekli veya çok ağlamak: “Sen gittin de aylarca yas tuttu, iki gözü iki çeşme ağladı.” -Y. Kemal.

iki iki, (ikin ikin) İkişer, ikişer.

iki iki yapmak Bir kezde yapılması, söylenmesi mümkün olan şeyi, dalgınlık, tembellik vb. nedenlerle iki kez de yapmak.

iki kere iki dört eder “gerçekliğinden şüphe edilmeyecek kadar açık” anlamında kullanılan bir söz.

iki üç, iki üç tarama İng. two-three-two-three scanning TV. Saniyede 24 resimlik filmi, 60 alanlı ABD televizyon yayın ölçününe uydurabilmek için kullanılan yöntem.

kuşağını iki yerden bağlamak, (kuşağını iki yerden kuşanmak) Güçlüğe karşı iyi hazırlanmak, sıkı durmak

---