iki aksonlu

iki aksonlu İng. diaxonic

(Yun. dis: iki; axon: eksen) İki aksonu olan sinir hücresi. Diaksonik.

iki aksonlu İng. diacsonic

İki aksonu olan sinir hücreleri, diaksonik.

iki aksonlu ile benzer kelimeler

karı koca arasında karşılıklı sevgi bulunmalıdır anlamında kullanılan bir söz.

1) sürekli ağlar durumda: Biçare kadın anlatmış bunları. -E. Şafak. 2) sürekli ağlayan.

sürekli veya çok ağlamak: Sen gittin de aylarca yas tuttu, iki gözü iki çeşme ağladı. -Y. Kemal.

İkişer, ikişer.

Bir kezde yapılması, söylenmesi mümkün olan şeyi, dalgınlık, tembellik vb. nedenlerle iki kez de yapmak.

gerçekliğinden şüphe edilmeyecek kadar açık anlamında kullanılan bir söz.

İng. two-three-two-three scanning

TV. Saniyede 24 resimlik filmi, 60 alanlı ABD televizyon yayın ölçününe uydurabilmek için kullanılan yöntem.

Güçlüğe karşı iyi hazırlanmak, sıkı durmak

'i', 'k', 'i', ' ', 'a', 'k', 's', 'o', 'n', 'l', 'u', şeklindedir.
iki aksonlu kelimesinin tersten yazılışı ' ulnoska iki' diziliminde gösterilir.

zona fasikulata İng. zona fasciculata anat. Böbrek üstü bezinin kabuğunda hücrelerin birbirlerine paralel kordonla
vena kornualis Dgr. anat. vena cornualis anat. Boynuz toplardamarı.
unilokular kist İng. unilocular cysts Hidatit kist.
ulusal ekonomi a. Bir milletin kendine özgü ekonomi siyaseti, millî ekonomi, millî iktisat. İng.
ultrasonoskopi İng. ultrasonoscopy Ultrasonik görüntünün, fotoğrafik bir materyale kayıt edilmeden, ekrandan incelenmesi.