abeşivermek Sarmaşmak, kucaklaşmak: Haydi kardeşim abeşiver.
acayipleşiverme a. Acayipleşivermek durumu.
acemileşiverme a. Acemileşivermek durumu.
acemileşivermek (nsz) (acemileşi'vermek) Acemi olmamasına karşın acemi gibi davranmak.
adım işlevi İng. step function, ladder function Yalnızca sonlu sayıda değişik değerler alabilen işlev. Anlamdaş. yalın
adil savaş İng. just war Fr. guerre juste
adileşiverme a. Adileşivermek işi veya durumu.
adileşivermek (nsz) (adileşi'vermek) Çabucak bayağı bir duruma gelmek.
Afgan iç savaşı İng. Afghan civil war Alm. Afghanischer Bürgerkrieg Fr. guerre civile afghane
Afrika devekuşu İng. Ostrich (anlamdaş. devekuşu, Struthio camelus) Öz-devekuşları (Struthiones) takımının öz-devekuşugill