açık oturum a. Seçilmiş bir konuşmacı grubu tarafından güncel, siyasal, sosyal ve bilimsel konuların veya sorunların herkesin izle
açık tohumlular ç. a. bit. b. Tohumları kozalak pulları üzerinde açık olarak bulunan çiçekli bitkilerin ayrıldığı iki büyük daldan bir
açık toplum a. top. b. Dış dünya ile her türlü ilişki içinde olan insan topluluğu. İng. o
açıktohumlular Osm. uryan-ül-büzur (botanik)
açıktopluluk İng. open community Kent, bölge, alan, ulus ya da ülke kesitleri gibi örgütlenme ve toplumsal ilişkilerin
akıntı çağanozu a. 1. Akıntıya kapılmış yengeç. 2. alay Vücudunda göze çarpacak bir çarpıklık bulunan kimse.
akortçu a. Piyano, org vb. müzik aletlerini ayarlamayı meslek edinmiş kimse.
akortçuluk , -ğu a. Akortçunun yaptığı iş.
alt çokluk bk. alt manifold.
amaçlı mutasyon İng. induced mutation, directed mutation Mutagen ilâvesi ile yapılan mutasyon.