İçinde SAÇI geçen kelimeler

İçinde SAÇI geçen kelimeler listeleniyor. Kelimeler Türk Dil Kurumu (TDK) ve diğer Türkçe sözlükler kullanılarak oluşturulmuştur.

saçı sözcüğü Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunmaktadır. saçı TDK anlamını görüntüle

İçinde SAÇI geçen kelimeler harf dağılımı

saçını süpürge etmek, saçını başını yolmak, kuyruklu yıldız saçı

saçılma çözümlemesi, saçı uzun aklı kısa, Rutherford saçılımı, kuyrukluyıldız saçı, açık saçık konuşmak

saçanak, (saçınak), inkoherent saçılma, eş evresiz saçılma

saçına kar yağmak, saçılım katsayısı, saçı başı ağarmak, evre-dışı saçılım, eş evreli saçılma, Compton saçılması, arapsaçına dönmek

saçılıp dökülmek, saçık eğretileme, koherent saçılma, eşevreli saçılım, esneksiz saçılma, dökülüp saçılmak, açık saçık yayın

saçılma noktası, Berenis`in saçı, açılıp saçılmak

saçıp savurmak, saçılma ölçüsü, saçılma etkisi, saçılım yitiği, saçılım çiziti, mutlak saçılma, Dış tersaçılar

saçılım açısı, saçı dağıtmak, İç tersaçılar, esnek saçılma, esnek saçılım, aşırı saçılma, arapsaçı gibi, açık saçıklık

saçılıvermek, saçılabilmek, geri saçılma, geri saçılım

saçıştırmak, saçılıverme, saçılabilme, saçıkırmızı, saçı salmak, saçı saçmak, kırnak saçı, gerisaçılım, döküm saçım, Dış tersaçı

Venüs saçı, tersaçılar, şeytansaçı, saçıvermek, saçıştırma, saçısıcağı, saçı-buçuh, saçı biçik, İç tersaçı, açık saçık

saçıverme, saçıkesik, gelinsaçı, arap saçı

saçınmak, saçılmak, saçıklık, Saçıkara, arapsaçı

tersaçı, saçıntı, saçınım, saçındı, saçınak, saçımsı, saçımlı, saçılma, saçılış, saçılır, saçılım, saçılık, Çinsaçı, cinsaçı

saçış, saçım, saçık

saçı

acısını çekmek yapılan yanlış bir işin doğurduğu sıkıntı ve üzüntü içinde bulunmak.
aç tağsır Aç açına, açken
aç tasır Aç açına, açken
açasına Açık olarak, açık durumda: Bezi ser.
açasıya Açıncıya kadar, açmadan önce: Paket yırtıldı.
açı fonksiyonu İng. angle function Değişkeni (veya değişkenleri) açılar olan fonksiyon.
açı katsayısı İng. angular coefficient
açığa satış bk. yoktan satış
açık besi İng. open feedlot Besi hayvanlarının sevkıyattan önce veya besi sırasında veyahut kesimden önce barındırıl
açık celse a. huk. Açık duruşma.