açıh ekmek Pide.
açıhmak Açılmak
açık anahtar İng. public key
açık halkbilim İng. overt folklore Gözle görülebilen halkbilim olay ve ürünleri, bk. halkbilim olayı, halkbilim ürünü. kr
açık harcama İng. deficit spending Toplam talebi arttırarak deflasyonist gediği kapatmaya yönelik harcamalar. krş. defl
açık hava a. 1. Bahçe, park gibi yapı dışı olan yer. 2. Bulutsuz hava: Uçurtmalar biraz gök, ve rüzgâr ister. -A. Ş. H
açık hava okulu İng. open-air school Çocukların, temiz havadan ve güneşten bol bol yararlanmalarını sağlamak amacıyla ders
açık hece a. db. Ünlü ile biten hece: ana (a-na), araba (a-ra-ba), ütü (ü-tü). bk. Hece.
açık hesap , -bı a. tic. Peşin para veya bono vermeden yapılan alışveriş. İng. open acco
açık istihbarat İng. open intelligence Fr. reinsgnament ouverte