abandırabilmek (-i, -e) Abandırmaya gücü yetmek.
abandırıvermek (-i, -e) Çabucak abanmasını sağlamak.
abandırmak (-i, -e) 1. Bir kimsenin bir yere abanmasını sağlamak. 2. Bir hayvanı yere çöktürmek. Dev
ABD kongresi İng. US Congress Fr. Congrès des Etats-Unis d'amerique
abdallanmak Dilenmek.
abdominal çukur İng. abdominal cavity Karın boşluğu.
abdominal diken Lat. abdominal spina Balık vücudunun karın bölgesinde yer alan bir diken.
abdominoskopi İng. abdominoscopy Karın boşluğundaki organların laparoskop yardımıyla görülerek muayene edilmesi
abduksiyon İng. abduction bk. abduksiyo.
Abdurrahmanköy Erzurum ili, Elmalıdere bucağına bağlı bir yerleşim birimi.