İçinde AĞAK geçen kelimeler
İçinde AĞAK geçen kelimeler listeleniyor. Kelimeler Türk Dil Kurumu (TDK) ve diğer Türkçe sözlükler kullanılarak oluşturulmuştur.
İçinde AĞAK geçen kelimeler harf dağılımı
20 harfli
kireçli bağak yalımı, damarsal bağak urcuk, benekli bağak yalımı
18 harfli
tıkayan bağaklantı, pekkat-bağak yalım, dilcik bağaklanımı, Bozağakaraderbendi, aşağağı, (aşağakı), akçıl bağaklantica
17 harfli
mantarcıl bağakça, kılcıl bağaklanım, bağak kocamanlığı, bağak dumanlanımı, bağak bulanıklığı
16 harfli
fıskacıl bağakça, bağak mantarcası, bağak bücürlenim
15 harfli
tırnak-bağakçıl, dil bağaklanımı, bağakçıl ürenti, bağakçıl derice, bağak irileşimi, bağak dömeltisi
14 harfli
bağaksal keski, sinir bağak öz, kulağakaçanlar, bağakçıl bakıt, bağak dömeleği, bağak damarcın, bağak çevrecil
13 harfli
söbelek bağak, bağaksal debe, bağakçıl debe, bağak yumşamı, bağak yangısı, bağak sölpümü, bağak onarımı, bağak keskisi, bağak iriliği, bağak eritimi, bağak damarca, bağak aşılamı
12 harfli
tombur bağak, bağaksal dil, bağaklantica, bağakçıl dil, bağak yarıtı, bağak yapımı, bağak yalımı, bağak ölçümü, bağak kesiti, bağak kesimi, bağak eriten, bağak delimi, bağak bulutu
11 harfli
Osmanağaköy, kulağakaçan, bağak yapan, bağak uçuğu, bağak benek, bağak açımı
10 harfli
söbü bağak, Kurbağaköy, Dağakçaköy, bağaklantı, bağak altı, ak bağakça
9 harfli
bağak uru, ağak altı
8 harfli
çımmağak, bağaksal, bağakçıl, bağak öz, Ağakatun
7 harfli
bağaksı, Çağakan, bağakça, aşağakı
6 harfli
Ağaköy, Ağakan
5 harfli
yağak, sağak, bağak
(a,k,ğ) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
Abrak sığırı
İng. Aubrac Cattle Fransadan köken alan, vücudu derin ve kaslı, rengi geyik renginden kahverengiye kadar |
acem kösteği
Eski yazmalarda kitap dikildikten sonra cilde dibinden ve iç tarafından yapıştırılan ince, traş edilmiş meşin parçası. |
acı düğlek
Zeytinyağı ile karıştırılarak ağrı ve sızı olan yerlere sürülen bir ot. |
acı geğrek
Mide ekşimesi, hazımsızlık ve bundan ileri gelen geyirti. |
acı geğrik
Mide ekşimesi, hazımsızlık ve bundan ileri gelen geyirti. |
acıgıcı kulağı
Kuzukulağı otu. |
acığ etmek
Küsmek, darılmak: Ahmet acığ etti de yemek yemedi. |
acığ olmak
Mustaribolmak, canı acımak. |
acığı tutmak
Öfkelenmek. |
aci ekmeği
Ölü evine komşu veya akrabanın gönderdiği yemek. |