afagan rüzgarı Yürek oynaması, çarpıntı, helecan, tasa, iç sıkıntısı, hafakan.
afalsız Akılsız, beyinsiz.
afarızlamak Hırsızlık etmek, aşırmak, çalmak. Soğuk almış hayvanları tedavi etmek.
Afgan tazısı İng. Afghan Hound Sina yarımadasından köken alan, sonraları Afganistan'ın dağlık bölgelerinde av köpeği ol
afıroz etmek Hırsızlık etmek, aşırmak, çalmak.
afızombak Aptal, sersem, şaşkın.
afsız Habersiz: Ahmet aksanı eve geldi.
afşarsız Gelişi güzel.
afyon sakızı a. Haşhaş kapsülü çizildiğinde sızan, süte benzeyen, havayla temas ettiğinde yavaş yavaş siyah kahverengi bir renk ala
agız tüfeği Kuru tehdit, blöf.