iç asalaklık

iç asalaklık İng. endoparasitism

(Yun. endos: içerde; para: diğer; sitos: besin) Diğer bir organizmanın içinde asalak yaşama durumu. İç parazitlik, endoparazitlik.

iç asalaklık İng. endoparasitism

Bir organizmanın içerisinde parazit olarak yaşama durumu, endoparazitlik.

iç asalaklık İng. endoparasitizm

Bir organizmanın içerisinde parazit olarak yaşama durumu, endoparazitizm, iç parazitlik.

iç asalaklık ile benzer kelimeler

, -ğı

a. Asalak olma durumu.

İng. parasitism

Asalak yaşama durumu; ektilik, yelmeşiklik.

İng. parasitism

(Yun. para: yanında; sitos: besin) 1. Bir ortak yaşama tipi olup ...

bk. dış parazitlik

Osm. haricî tufeyliyet

(zooloji, botanik)

İng. ectoparasitism

Konağın vücudunun dış tarafında asalak olarak yaşama durumu, dış parazitlik, eksternal parazitl...

İng. temporary parasitism

Hayatın bir veya birkaç döneminde konaktan geçici olarak yararlanma veya beslenme durumu, geçici parazitlik.

Fr. parasitisme interne

(botanik zooloji)

İng. mutualism

Konukla konakçının karşılıklı olarak birbirinden geçinme, birbirine yarar sağlama durumu.

Osm. tesadüfi tufeyliyet

Raslansal asalak yaşama durumu.

İng. pseudoparasitism

Asalak değilken asalak sanılma durumu.

Osm. yalancı tufeylîlik

(botanik)

İng. semiparasite

Besinin bir kısmını konaktan bir kısmını da fotosentez yaparak sağlayan parazitlik biçimi, yarı parazitlik.

'i', 'ç', ' ', 'a', 's', 'a', 'l', 'a', 'k', 'l', 'ı', 'k', şeklindedir.
iç asalaklık kelimesinin tersten yazılışı ' kılkalasa çi' diziliminde gösterilir.

ölçekli satış İng. sell by measure Bir özdek ya da nesneyi ton, ağırlık ile değil de ölçerek satma.
balık kepçesi İng. fish net Su ürünlerini sudan çıkarmada kullanılan bir gereç.
yükseklik açısı Osm. zâviye-i irtifâ' (astronomi)
yivaçar lokması İng. die Yivaçarın diş açan parçası, (bk. Şek. 4)
yatın-siymikçil Fr. Hystérocystique