hızlı

hızlı

sf. 1. Çabuk, seri, süratli: “Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi.” -A. Kutlu. 2. zf. Güç kullanarak, şiddetle: Hızlı vurmak. 3. zf. Çabucak: “Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi.” -İ. O. Anar. 4. mec. Uçarı, çapkın, hovarda: “Doludizgin, bir bekârlığın tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum.” -H. Taner.


hızlı İng. quick
Hızlı Köken: T.

Cinsiyet: Erkek Çabuk, süratli.


hızlı ile benzer kelimeler

hızlı hızlı

zf. Çabucak: “Kapının vurulmasıyla sıçrayarak uyandı.” -A. Kulin.

aşırı hızlı alıcı

İng. ultra-speed camera, ultra-high speed camera,şuper-high speed camera

Sinema Aşırı hızlı çevirimde kullanılan özel yapıda alıcı.

aşırı hızlı çevirim

İng. ultra-high speed photogaphy, super-high speed photography

Sinema Saniyede 250 resmin üstünde yapılan çevirim.

birim hızlı eğri

İng. unit speed curve

(…)

çift hızlı

İng. double speed

Sinema Saniyedeki hız süresi iki ayrı biçimde ayarlanabilen sinema aracı; özellikle alıcı ve göstericiler.

değişir hızlı alıcı

Alm. Mehrgeschwindigkeitskamera

Sinema Çeşitli hızlarda çalışabilen alıcı.

düşük hızlı bağlantı

İng. slow speed connection

hızlı akın

a. sp. Hızlı hücum.


"hızlı" karakter analizi

  • hızlı, 5 karakter ile yazılır.
  • h harfi ile başlar, ı harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'h', 'ı', 'z', 'l', 'ı', şeklindedir.
  • hızlı kelimesinin tersten yazılışı ' ılzıh' diziliminde gösterilir.

(h,l,z,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

patlama hızı
İng. velocity of detonation
hızla

zf. (hı'zla) Çabucak: “Dar ve sapa yollardan yürümeye çalışıyorduk.” -A. H. Tanpınar.

hızıl
İng. moment

Bir sıklık dağılımında gözlemlerin ortalamadan ve herhangi bir başlangıç noktasından sapmaları

hazırda olmak

yararlanılabilecek bir durumda, el altında olmak.

hazırcılık
, -ğı

a. Hazırcı olma durumu.


İng. piggyback

Bir araştırmanın hazır

hızlı - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
h5
ı2
z4
l1
ı2
Toplam puan değeri14