gücük

gücük, -ğü

a. 1. mdn. Ağaç direklerin hazırlanması sırasında artakalan kısa parça. 2. sf. hlk. Kısa, bodur, gelişmemiş, güdük. 3. sf. hlk. Kuyruksuz, kuyruğu kesik (hayvan).

gücük

1. Kuyruksuz, kuyruğu kesik hayvan. 2. Tüyü dökülmüş uyuz köpek.

gücük

Kısa, bodur, gelişmemiş.

gücük

1. Şubat ayı. 2. 1. Şubattan 22 Marta kadar olan zaman.

gücük

1. bk. güdük (V)-2. 2. Hırka. 3. Sıkma denilen kadın ceketi.

gücük

Evin dış duvarlarının köşesi.

gücük

Utanma.

gücük

Tütün içmek için kullanılan ağızlık, çubuk.

gücük

Semer ya da eğerin arka kısmı, terki: Ağabeyim semerine, ben gücüğüne bindim.

gücük

Zampara, çapkın.

gücük

Firenk gömleği, mintan,

gücük

Gömlek.

gücük

Şubat ayı

gücük (II)

Şubat ayı.

Gücük

Kahramanmaraş ili, Gücük bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Gücük

Sivas ili, Şarkışla ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Gücük (I)

Kısır.

---

gücük ile benzer kelimeler

gıldır gücük 1. Karınca kararınca, orta halli: Gıldırgücük geçinip gidiyoruz. 2. Yarım yamalak, eksik: Bir işe başlar bırakır gider. 3. Ufak tefek, kısa.

gücük ay a. hlk. Şubat.

kıldır gücük Ufak tefek, çelimsiz. 1. Önemsiz : Ahmet'in dostları adamlar. 2. Az çok, ortahalli (geçim için).

---